Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Fasil :
Ravi :
Hadis :
Rivâyete göre Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Cennet`le Cehennem biribirleriyel cenkleştiler. Şöyle ki: Cehennem ben kibirli ve zorlu kimselere tahsîs olundum, dedi. Cennet de: Bana ne oldu ki, bana nâsın yalnız zayıf ve sakat kısmı dâhil olur, dedi. Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ Cennet`e buyurdu ki: Sen benim rahmetim (in tecellî ettiği yer) sin. Ben kullarımdan rahmet etmek dilediğim kimselere seninle rahmetimi izhâr ederim. Cehennem`e de dedi ki: Şüphesiz ki, sen de azâbım (ın makarri) sin; kullarımdan azâb etmek istediğim kimselere seninle azâb ederim. Cennet`le Cehennem`den her ikisi için dolmak hakkı vardır. Fakat Cehennem`den her ikisi için dolmak hakkı vardır. Fakat Cehennem dolmak bilmez. En sonu Allah ona ayağını basar, (kahr ve tezlîl eder) O da: Yetişir, yetişir, yetişir, der. İşte o zaman Cehennem dolar ve cehennemdekiler birbirlerine karışıp toplanır. (Cehennem`e tıka basa doldurulmakla) Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ halktan hiç bir kimseye zulm etmez. Cennet`e gelince (onda boş yer kalmaz); Allahu Teâlâ (Cennet`in boşluklarını doldurmak için) yeniden birtakım halk yaratır (bunları iskân eder).
Sıra :
 
Baslik :
TÛR SÛRESİ TÛR SÛRESİ`NİN TEFSÎRİ TÛR-İ SÎNÂ, TÛR-İ TÎNÂ
Hadis :
Rivâyete göre müşârün-ileyh demiştir ki: Bir akşam namazında Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in Tûr Sûresi okuduğunu işittim. Okurken şu: "Yoksa onlar bir menşe`siz (Kadir ve Kayyûm olan bir Allah`sız) mı yaratıldılar? Yoksa kendilerini yaratan onlar mıdırlar? Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattılar? -Hayır, onlar şuursuzdurlar.- Yoksa Rabb`inin hazîneleri onların yanında mı? Yoksa onlar mı sulta ve velâyet sâhibleridir?" meâlindeki âyetler gelince (İbn-i Mut`im der ki: hayranlığımdan) gönlüm artık uçmağa yaklaştı.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
NECM SÛRESİ PUTLAR ADINA YEMÎN VE BU YEMÎNİN KEFFÂRETİ VE EBÛ HÜREYRE HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Kim ki, yemin etse ve yemîninde Lât ve Uzzâ hakkı için dese (bunu keffâreti için) hemen: "Lâ ilâhe illa`llah" desin ve şu bir kimse de arkadaşına: "Gel seninle kumar oynıyalım" dese (oynıyacağı kumar parasını) fukarâya sadaka versin!
Sıra :
 
Baslik :
KAMER SÛRESİ VE HZ. ÂİŞE HADİSİ
Hadis :
... âyeti Mekke`de nâzil oldu. O sırada ben oyun oynıyan bir kızdım, dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Fasil :
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur. İki Cennet vardır ki, bunların kapları ve eşyâları gümüşdendir. Diğer iki Cennet daha vardır ki, bunların kapları ve eşyâları da altındandır. Cennet-i Adin`deki ehl-i Cennet`le bunların Rab`lerine nazarları arasında Allah`ın yüzünde ridây-ı azamet ve kibriyâsından başka bir şey bulunmıyacaktır.
Sıra :
 
Fasil :
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Bir hakîkattır ki, Cennet`te içi boş inciden bir çadır vardır. Bunun eni altmış mil mesâfe devâm eder. Bunun her köşesinde bir âile bulunur ki başkası onları göremezler. Onlar birbirlerini ziyâret ederler. Hadîsin bâkî kısmı yakında geçti.
Sıra :
 
Baslik :
MÜMTEHİNE SÛRESİ &ABDULLÂH İBN-İ EBÎ BELTEA VAK`ASI
Hadis :
Rivâyete göre müşârün-ileyh: "Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem beni, Zübeyr`i Mikdâd`ı gönderdi" di (ye rivâyete başla)yıp Hâtıb hakkında: "Ey mü`minler düşmanımı ve düşmanınızı dostlar yerine tutmayınız!" âyeti nâzil olduğunu haber verdi.
Sıra :
 
Baslik :
KADINLARIN RESÛL-İ EKREM`E BÎATLERİ ÜMM-İ ATIYYE`NİN HAL TERCEMESİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`e (İslâm üzere) bîat ettik. Bunun üzerine Resûlullah bize: (Allah`a hiç bir şeyi şerîk kılmamamız,) hakkındaki âyeti okudu. Ve bizi meyyit üzerine çığlıkla mâtem tutmaktan nehyetti. Bunun üzerine kadınlardan birisi (ki, Ümm-i Atıyye kendisidir) bîat etmekten elini çekti. Ve: "Yâ Resûla`llah filân kadın benimle berâber (câhiliyyet mâtemi yaptı. Üzerimde hakkı vardır.) Ondan izin almak isterim" dedi. Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem Ümm-i Atıyye`ye bir şey söylemedi, (sükût etti). Bunun üzerine kadın gitti. Sonra (müsâadesini alarak) gelip Resûlullah`a bîat etti.
Sıra :
 
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Biz bir kere Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in yanında otururken Cum`a Sûresi nâzil olmuştu. Resûl-i Ekrem [bu sûrenin (Ashâba erişmiyen ümmetlere de peygamber gönderdi) âyetini okuyunca]: - Yâ Resûla`llah! Biz Ashâbına erişmiyen kimseler kimlerdir? diye soruldu. Resûlullah cevab vermeden sorucu üç kere tekrarladı. Aramızda Selmân-ı Fârisî de vardı. Resûlullah mübârek elini Selmân`ın üzerine koydu. Sonra: - Şunlardan öyle erler veya er vardır ki, îmân, Süreyyâ (yıldızı)nın yanında olsa muhakkak ona yetişir, bulur, buyurdu.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
MÜNÂFİKÛN SÛRESİ MÜNÂFIKLARIN YALANDAN RESÛLULLÂH`I TASDÎKLERİ VE ZEYD İBN-İ ERKAM HADİSİ
Hadis :
Rivâyete göre müşârün-ileyh şöyle demiştir: Ben bir gazâda bulundum. Orada (münâfıkların reisi) Abdullah İbn-i Übey İbn-i Selûl`ün münâfıklara şöyle dediğini işittim: "Ey cemâat! Resûlullah`ın yanındakilere nafaka vermeyiniz, tâ ki etrâfından dağılsınlar!" Ve "onun (Peygamber`in) yanından Medîne`ye bir dönersek her halde izzet ve kuvveti ziyâde olan (yâni İbn-i Übey kendisi de münâfıklar) en zelîl ve zayıf olanı (Peygamberi ve Ashâbını) Medîne`den muhakkak çıkaracaktır" (Râvî Zeyd der ki) İbn-i Übeyy`in bu sözlerini ben amucam (Sa`d İbn-i Ubâde`ye), yâhut Ömer`e anlattım. O da Resûlullah`a arzetti. Bunun üzerine Resûlullah beni dâ`vet etti. Ben de İbn-i Übeyy`in sözlerini arz ettim. Bu def`a da Resûlullah İbn-i Übeyy ile Ashâbına haber gönderdi. Bunlar da gelerek: Biz böyle bir şey söylemedik, diye yemîn etmeleri üzerine Peygamber beni tekzîb, onları tasdîk buyurdu. Bunun üzerine ben o kadar mahzûn oldum ki, ömrüm içinde o derece hiç kederlenmedim. Artık eve kapandım, (beni yalancılıkla ithâm ederler korkusiyle evde oturuyordum). Bir taraftan da amucam: - Ey oğul tek durmadın, en sonu Resûlullah`ın tekzîbini ve gazabını istedin, diledin, diye beni kederlendiriverdi. (Son derece bunaldığım) bu sırada Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ: ... Sûresi`ni indirdi. Bu sûrenin gelmesi üzerine Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem bana haber gönderdi. (Huzûra varınca) bana bu sûreyi okudu. Ve: - Yâ Zeyd, Allahu Teâlâ seni tasdîk etti, buyurdu.
Sıra :