Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Baslik :
İBN-İ MES`ÛD`UN RESÛLULLÂH DİLİNDEN YETMİŞ KADAR SÛRE HIFZI
Hadis :
(Alkame İbn-i Kays`ın) rivâyetine göre Abdullah İbn-i Mes`ûd ben Hıms`da bulunduğum sıra Sûre-i Yûsuf okumuştum. Bunun üzerine bir kimse i`tirâz ederek: - Hayır, bu sûre böyle nâzil olmadı, dedi. İbn-i Mes`ûd da: - Ben Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`e okudum da bana: Güzel okudun, diye tahsîn buyurdu, dedi. (Ve böyle görüşürken bir de) İbn-i Mes`ûd herifde şarab kokusu duydu. Bunun üzerine İbn-i Mes`ûd: - Be adam sen Allah Kitâbı`nı yalanlamakla şarab içmeği cem` eder misin? dedi. Ve herife hadd-i (şirb) vurdu.
Sıra :
 
Baslik :
İHLÂS SÛRESİ`NİN FAZÎLETİ İHLÂS SÛRESİ KUR`ÂN-I KERÎM`İN ÜÇTE BİRİNE MUÂDİLDİR
Hadis :
Rivâyet olunduğuna göre bir kişi, öbür kişinin bütün gece tekrarlıyarak "Kul hüva`llahu ahad" sûresini okuduğunu işitir. Sabah olunca Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`e gider. Ve bütün gece İhlâs okunmasını azınsıyarak Resûl-i Ekrem`e arz eder. Resûlullah da cevâben: Hayâtım yed-i kudretinde olan Allah`a yemîn ederim ki, bu sûreyi okumak, bütün Kur`ân`ın üçde birisine muâdildir, buyurur.
Sıra :
 
Baslik :
İHLÂS SÛRESİ`NİN FAZÎLETİ İHLÂS SÛRESİ KUR`ÂN-I KERÎM`İN ÜÇTE BİRİNE MUÂDİLDİR
Hadis :
Rivâyete göre Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem Ashâbına: - Ashâbım! Kur`ân`ın üçde birisini bir gecede okumak size güçlük verir mi? diye sormuştu. Bu teklîf Ashâb`a güç gelerek: - Yâ Resûla`llah! Bizim hangimizin buna gücü yetişir? demişlerdi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz: - Allahü`l-vâhidü`s-samed Sûresi Kur`ân`ın üçde birisidir, buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBER EFENDİMİZ`İN İHLÂS OKUMAĞA DEVÂM BUYURMASI VE HZ. ÂİŞE HADİSİ
Hadis :
Rivâyete göre şöyle demiştir: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem her gece yatağına geldiği zaman iki elini birleştirerek bunlara nefes etmeğe başlayıp: Kul Hüva`llahü Ehad ve Kul Eûzü Bi-Rabbi`l-Felâk ve Kul Eûzü Bi-Rabbi`n-Nâs (sûrelerini) okurdu. (Ellerine üflerdi.) Sonra iki eliyle vücûdunun ön kısmını meshetmeğe başlardı. (Sonra vücûdunun arka tarafını meshederdi) Ve böyle okuyup üfliyerek vücûdunu meshetmeyi üç def`a tekrarlardı.
Sıra :
 
Baslik :
KUR`ÂN`IN FAZÎLETİ HAKKINDA ÜSEYD İBN-İ HUDAYR HADÎSİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Bir kere Üseyd gece vakti Bakare Sûresi okuyordu. Atı da yanında bağlanmıştı. Kur`ân okunurken birden at deprenmeye başladı. Üseyd sustu. O susunca at da sâkinleşti. Üseyd tekrar okumağa başladı. At yine şahlandı. Üseyd sustu; at da sâkinleşti. Bundan sonra Üseyd bir daha okumağa başladı. At yine hırçınlaştı. Üseyd de artık vaz geçti. Üseyd`in oğlu Yahyâ ise ata yakın bir yerde (yatmakta) idi. Atın çocuğa bir zararı dokunmasından endişe ederek çocuğu geriye çekti. Bu sırada başını kaldırıp göğe baktığında beyaz bulut gölgesine benzer bir sis içinde kandiller gibi birtakım ecrâmın parlamakda olduklarını gördü. Sabah olduğunda Üseyd Resûlullah`a bu vakıayı arzetti. Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem ona: - Oku ey Hudayr oğlu, oku ey Hudayr oğlu, di(yerek okumağa devâm edilmesi lâzım olduğunu bildir) di. Üseyd: - Yâ Resûla`llah atın Yahyâ`yı çiğnemesinden endişlendim. Çünkü çocuk ata yakın bir yerde idi. (Onun için okumayı kesdim.) O sırada başımı göğe doğru kaldırdığımda gökyüzünde bulut gölgesi gibi bir beyazlık içinde kandiller gibi ecrâmın parlamakda olduklarını gördüm. Artık bu beyaz gölge tabakası, içindeki ziyâ manzûmesi ile göğe doğru çekilip çıktı. Nihâyet onu görmez oldum, dedi. Resûl-i Ekrem: - Bilir misin onlar nedir? buyurdu. Üseyd der ki: Ben de: Hayır, diye cevab verdim. Resûl-i Ekrem: - Ey Üseyd onlar meleklerdi, senin sesine yaklaşmışlardı. Eğer okumağa devâm etseydin sabaha kadar seni dinlerlerdi. Nâs da onlara bakardı. Halkın gözünden gizlenmedi, buyurdu.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
HASED OLUNAN İKİ HUY HAKKINDA EBÛ HÜREYRE RADİYA`LLÂHU ANHÜMÂ HADÎSİ
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Hased (hiç bir şeyde) câiz değildir, ancak iki (huy) hakkında câizdir: 1) O kimseye hased (gıbta) olunur ki, Allah ona Kur`ân öğretmiş, o da gecenin (kutlu) saatleriyle, gündüzün (muayyen) zamanlarında Kur`ân okur ve komşusu işidir de: "Keşke (komşum) filâna verilen Kur`ân ni`meti gibi bana da ihsân olunsaydı. Ve onun mûcibiyle amel ettiği gibi ben de amel etseydim" der. 2) Öbür kimseye de gıbta olunur ki, ona da Allah mal vermiştir, o da malını hak yolunda sarfetmektedir. Şimdi birisi: "Keşke şu hayır seven kişiye verilen mal gibi bana da verilse idi de onun hayır işlediği gibi ben de işlemiş olsaydım!" diye imrenir.
Sıra :
 
Baslik :
KUR`ÂN`IN FAZÎLETİ HAKKINDA OSMÂN, İBN-İ ÖMER, İBN-İ MES`ÛD HADÎSLERİ
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in: Sizin hayırlınız Kur`ân öğrenen ve öğretendir, buyurduğu rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
KUR`ÂN`IN FAZÎLETİ HAKKINDA OSMÂN, İBN-İ ÖMER, İBN-İ MES`ÛD HADÎSLERİ
Hadis :
Bir rivâyette de Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem: Sizîn en fazîletliniz Kur`ân öğrenen ve öğretendir, buyurdu, denilmiştir.
Sıra :
 
Baslik :
KUR`ÂN`IN FAZÎLETİ HAKKINDA OSMÂN, İBN-İ ÖMER, İBN-İ MES`ÛD HADÎSLERİ
Hadis :
Rivâyete göre Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Kur`ân sâhibi (hâfızın) benzeri, bağlı devenin sâhibinin misâli gibidir. Deve sâhibi devesini gözetirse tutabilir. Mukayyed olmayıb bırakırsa kaçar gider.
Sıra :
 
Baslik :
KUR`ÂN`IN FAZÎLETİ HAKKINDA OSMÂN, İBN-İ ÖMER, İBN-İ MES`ÛD HADÎSLERİ
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Kur`ân sâhiblerinin birisi için: Şu şu âyetleir unuttum, demek ne fenâ şeydir. Belki unutuldu, denilmek gerektir. Ey Kur`ân sâhibleri hâfızlar, Kur`ân`ı dâmiâ okuyup müzâkere ediniz! Çünkü Kur`ân`ın, hâfız kişilerin gönüllerinden ayrılıp kaçması, deve (nin boşanıp kaçmasın) dan daha zorludur.
Sıra :