Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Konu :
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN GAZÂDA BİNDİĞİ ATLAR
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Ben bir seferde Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in bindiği Ufeyr denilen bir eşek üstünde terkisinde idim, (Muâz) Resûlullah bana: - Ey Muâz! Allah`ın, kulları üzerinde ne hakkı vardır, bilir misin? diye sordu, demiş. Ve hadîsin yukarıda geçen kısmını ayırmıyarak sevk etmiştir.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN GAZÂDA BİNDİĞİ ATLAR
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet edilmiştir: bir kere Medîne içinde bir düşman baskını korkusu yayılmıştı. Bunun üzerine Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem, bize (Ebû Talha âilesine) âid olup Mendûb denilen bir atı eğreti aldı. (Ve ona binerek Medîne`den ayrıldı. Geri dönüp geldiğinde): - Korkulacak bir şey görmedik. Muhakkak sûrette bulduğumuz bir şey varsa o da Mendûb`un su gibi akmasıdır, buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
ATTA, KADINDA, EVDE UĞURSUZLUK İDDİASI VE BU TELÂKKÎNİN MENŞEİ. BÖYLE BİR TEŞE`ÜMDEN MEN`A DÂİR OLAN HABERLER
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in: Uğursuzluk (telâkkîsi âdet olarak) ancak üç şeyde: atta, kadında, evde hâsıl olur, buyurduğunu işittim, dediği rivâyet edilmiştir.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
GANÎMET MALINDAN SÜVÂRÎLERİN VE PİYÂDELERİN HİSSELERİ
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in (ganîmet malından) at içinde iki sehm, sâhibi için de bir sehm ta`yîn ettiği (ve bu sûretle süvârîye üç nasîb verdiği) rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
HUNEYN SEFERİNDE BOZGUNLUK VE BU HERC-Ü MERC ESNÂSINDA PEYGAMBERİMİZ`İN SARSILMAZ İRÂDESİ VE ORDUSUNUN NİZÂMINI İÂDE BUYURMASI
Hadis :
Rivâyet olunduğuna göre, ona (Kays kabîlesinden) bir kişi: - Huneyn günü Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in yanından kaçtınız mı? diye sormuştu. O da: - (Evet, biz kaçtık) lâkin Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem kaçmadı. (Düşmanımız) Hevâzin (halkı) iyi ok atan bir kabîleden idiler. Biz (harb meydanında) bunlarla yüz yüze gelince bunların üzerine atıldık. Bunlar hemen perîşân oldular. Bunun üzerine müslümanlar ganîmete yöneldiler. Hevâzin ise (bundan istifâde ederek) bizi oklarla karşıladılar. (Biz kaçtık) fakat Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem kaçmadı. Onu pek iyi gördüm ki, o, beyaz katırının üstünde fütursuz duruyordu. Ebû Süfyân da katırın gemini tutuyordu. Bu sırada Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem: ben peygamberim yalan yok, ben Abdü`l-Muttalib oğluyum! diyordu.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
CİHAD DEVELERİ ARASINDA KOŞU TERTÎBİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in Adbâ` denilen bir devesi vardı ki (koşuda, seferde) önüne geçilmezdi. Bir ara yük devesi üstünde bir bedevî geldi. (Yapılan kuşuda) bu yük devesi Adbâ`yı geçti. Ve bu geçiş müslümanlara ağır geldi. Ve Resûlullah bunu (Ashâb`ın hâlinden) anladı da: - (Ashâbım! Allah`ın bir âdeti, bir nizâmı vardır ki, ona göre) Allah dünyâda her yükselen şeyi muhakkak aşağı almağı iltizâm eder, buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
İSLÂM KADINLARININ MÜCÂHİDLERE SU TAŞIDIKLARI
Hadis :
Rivâyet olunduğuna göre, bir kere müşârün-ileyh, Medîne kadınlarından birtakım kadınlara bir çok futa dağılmıştı da iyi bir futa arta kalmıştı. Yanında bulunan bâzı kimseler ona: - Yâ Emîre`l-mü`minîn! Şunu da sizin yanınızdaki Resûlullah`ın kızına versene!, demişler, ve onunla Alî`nin kızı Ümm-i Gülsüm`ü (ki, Ömer`in zevcesidir) kasd etmişlerdi. Ömer de: - Bu futaya Ümm-i Salît daha lâyıktır, diye cevâb vermiştir. Ümm-i Salît (Hicret`i müteâkip) Resûlullah`a bîat eden Ensâr kadınlarındandır. (Ömer, bu liyâkatin sebebini de bildirerek): - Çünkü Ümm-i Salît Uhud günü kırbaları yüklenir, bize su taşırdı, (elbîsemizi dikerdi) demiştir.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
İSLÂM KADINLARININ MÜCÂHİDLERDEN YARALILARI SAFF-I HARP GERİLERİNE ALARAK TEDÂVÎ VE MEDÎNE`YE NAKLETTİKLERİ; İKİŞER, ÜÇER HAYVANLARA YÜKLETİNE ŞEHİTLERİ DE KABİRLERİNE GÖTÜRDÜKLERİ HAKKINDA RÜBEYYİ` H
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Biz kadınlar Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem ile berâber gazâda bulunurduk. Mücâhidlere su verir ve onlara hizmet ederdik. Yaralıları (tedâvî ile onları) ve şehîdleri Medîne`ye nakleylerdik.
Sıra :
 
Baslik :
İSLÂM HUKÛKUNDA DEVLET REÂSİNİN HAYÂTINI KORUMAK MÜSLÜMANLARA FARZ OLDUĞU. VE PEYGAMBERİMİZİN MUHÂFIZLARI
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem Medîne`ye hicret ettiği zaman (düşman taarruzundan endişe ederek) bir gece uyuyamamıştı. Ve keşke Ashâbımdan elverişli bir kişi bu gece beni muhâfaza etseydi, demişti. Tam bu sırada ansızın bir silâh sesi işittik. Bunun üzerine Resûlullah: - O kimdir? diye seslendi. - Ben Sa`d İbn-i Ebî Vakkas`ım (yâ Resûla`llah!) dedi. (Resûlullah: - Sana ne oldu ki? diye sordu.) Sa`d: - (Gönlümde hayâtınız hakkında bir endîşe uyandı da) seni muhâfaza için geldim, diye cevâp verdi. (Hazret-i Âişe demiştir ki:) Bunun üzerin Resûlullah (Sa`d İbn-i Ebî Vakkas`a duâ etti. Sonra) uyudu. (Hattâ biz, horladığını duyduk).
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
NÖBET BEKLEMENİN FAZÎLETİ HAKKINDA EBÛ HÜREYRE HADÎSİ
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: Altun, gümüş, libas kulu olan kimseler sürünsün, kahrolsun! Böyle (menfaat düşkünü) kişiye (işlediği hayrın bedeli Allah tarafından) verilirse memnûn olur, verilmezse (Allah`ın takdîrine) de kızar; böyle (menfaat düşkünü) sürünsün, husrâna yuvarlansın!. Vücûduna diken batsın da cımbızla çıkaran bulunmasın! Bunun için Cennet, her hayır ve saâdet, şol kula lâyıktır ki, o, Allah yolunda cihâd için atının dizginine sarılmıştır. O mücâhidin başı (nın saçı) perîşandır, iki ayağı toz içindedir. Eğer bu gazî (pişdâr olarak) ileri karakolda düşman beklemekte ise, o, dâimâ orada tam mânâsiyle düşman bekler. Askerin gerisinde (dümdâr olarak) vazîfede ise, orada en metin nöbetçilik eder. (Bu vazîfelerini Allah için samimiyetle gören) o kahraman, bir meclise girmek için izin isterse (küçük görülüp) izin verilmez. Bir hususta şefâat edecek olursa, şefâati kabûl edilmez. (Fakat onun mevkii Allah yanında büyüktür, onun her dileğini Allah kabûl eder).
Sıra :