Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Baslik :
HENDEK HARBİNDE HENDEK KAZILIRKEN RESÛLULLÂH`IN BEYAZ VÜCÛDÜNÜ BİR TOPRAK TABAKASI ÖRTÜNCEYE KADAR NEŞÎDELER SÖYLİYEREK TOPRAK TAŞIDIĞINA DÂİR BERÂ` HADÎSİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Ahzâb günü (Hendek kazılırken) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`i gördüm ki o, toprak taşıyordu. Bir halde ki, toprak karnının beyazlığını örtmüştü. Ve o, şöyle diyordu: Yâ Rab! Sen bize hidâyet etmemiş olsaydın, bize doğruluğu göstermemiş, bize rahmet etmemiş olsaydın (biz şaşırırdık). Bize tecâvüz eden kâfirler, bizim çekindiğimiz fitne ve fesâdı bize îka etmek istediklerinde biz (im gönlümüz) e sabr-ü sebât ihsân et ve onlarla yüz yüze geldiğimizde ayaklarımızı yerinde tut (da bizi dağıtma yâ Rabbî!).
Sıra :
 
Baslik :
BİR ÖZÜRLE GAZÂYA GİDEMEYENLERİN DE GİDENLER GİBİ ME`CÛR OLACAKLARI HAKKINDA ENES İBN-İ MÂLİK HADÎSİ
Hadis :
Rivâyet olunduğuna göre, Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem (Tebûk) gazâsı sırasında idi ki: (o, Medîne`deki Ashâb`ı yâd ederek): - Arkamızda Medîne`de bir takım erler cemâati var ki, biz, bir dağ yolunda, dere içinde her yürüyüşümüzde muhakkak Medîne`dekiler de yürüyüş (sevâbın) da bizimle berâberdir (buyurmuştu. Ashâb: - Yâ Resûla`llah! Medîne`dekiler nasıl bizimle berâber olurlar? diye sorduklarında Resûlullah:) - Onları burada bulunmaktan (hastalık, kudretsizlik gibi meşrû`) özür men` etti, buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
MÜCÂHİDİN ORUCUNA DÂİR EBÛ SAÎD HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, müşârün-ileyh: Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem: [Bir mücâhid (vazîfe sırasında) bir gün Allah rızâsı için oruç tutarsa, Allah onun vücûdünü yetmiş yıl Cehennem ateşinden uzaklaştırır, (esirger)] buyurduğunu haber vermiştir.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
HARP CEPHESİNE GİDEN GÂZÎYİ TECHÎZ ETMEK VE CEPHE GERİSİNDEKİ ÂİLESİNE HAYIRHÂH OLUP BAKMAK, HARBE İŞTİRÂK ETMİŞ GİBİ MÜSÂB OLACAĞI HUSÛSUNDA ZEYD İBN-İ HÂLİD HADÎSİ
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: her kim Allah uğrunda gazâ edecek bir askeri -sefere gereken eşyâsını tedârik ederek- hazırlarsa, o da gazâ etmiş (cesine sevâba nâil) olur. Yine her kim Allah yolunda gazâ eden bir askerin nâmusluca yerini tutar, (o, askerde kaldıkça gerideki işlerine ve âilesine bakar) sa, o da gazâ etmiş (demek) olur.
Sıra :
 
Baslik :
ASKER ÂİLELERİNE DEVLETÇE BAKILMASINI İFÂDE EDEN ENES HADÎSİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem zevceleri müstesnâ olmak üzere, Medîne`de devam üzere Ümm-i Süleym`in evinden başka hiç bir eve girmez idi. (Bir kere) Resûlullah`a bunun sebebi soruldu da o: Ben Ümm-i Süleym`e en acıyanım; çünkü onun kardeşi (Bi`r-i Meûne`de) benim (askerlerim) le berâber şehîd oldu, buyurdu.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
YEMÂME HARBİNDE SÂBİT İBN-İ KAYS`IN GÖSTERDİĞİ HAMÂSETİ, ŞAHÂDETİ VE BİR GARÎBE OLARAK ÖLDÜKTEN SONRA VASIYYETİ HAKKINDA ENES İBN-İ MÂLİK HADÎSİ
Hadis :
(Oğlu Mûsâ vâsıtasiyle) rivâyet olunduğuna göre, Yemâme (vak`ası) günü Enes (Ensâr`ın hatîbi ve Hazrecîlerin alemdârı olan Sâbit İbn-i kays`in yanına gelmiş (ve harb saflarında panik başladığını anlatmak istemişti). Halbuki Sâbit o sırada iki uyluğunu açmış, "Hanût" denilen (ve ölüye sürülen) bir nevi` koku sürünüyor (ve şehîd olmağa hazırlanıyor) du. Enes: Ey amuca! Seni ne tutuyor ki, (harb saffına) gelmeyorsun? diye seslendi. O da: - Ey kardeş oğlu, şimdi (geliyorum), dedi. (Bir taraftan da) hanût sürünüyordu. (Kokudan sonra Sâbit iki kat beyaz elbîse giyerek kefelendi). Sonra (harb saffına) gelip yer aldı. -Enes, hadîsin burasında askerden bir kısmının inhizâmını anlatmıştır- sonra: - Karşımızdan şöyle açılın! (Düşmanı görelim de) nihâyet çarpışalım. Biz, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`le birlikte (harb ederken) öyle (panik yaparak) harb etmezdik, (harb saffı yerinden oynamazdı). Akrânınız size kaçmayı ne fenâ âdet edindirmiş! di (yerek bozguncuları payla) dı.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN EMRİ İLE ZÜBEYR`İN BENÎ KURAYZA`YI TECESSÜSÜ VE HARP CÂSUSU KULLANMANIN CEVÂZINI İFÂDE EDEN CÂBİR HADÎSİ
Hadis :
Gelen rivâyete göre, Ahzâb günü (Kureyş ile birlikte bütün Arab kabîlelerinin İslâm aleyhinde harekete geçmesi, Benî Kurayza`nın da nakz-ı ahd etmesi üzerine vaziyet ciddîleşince) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem: - Bana Benû Kurayza`nın (vaziyetine dâir) kim haber getirir? diye sordu. Zübeyr: - Ben (yâ Resûla`llah!) dedi. Sonra (harb şiddetlenince) Resûlullah (bir kere daha): - Benû Kurayza`ya dâir bana kim haber getirir? diye sordu. (Yine) Zübeyr: - Ben, diye cevap verdi. (Bunun üzerine) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem: - Her peygamberin ashâbı içinde bir güzîdesi vardır. Benim güzîdem de Zübeyr`dir, buyurmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
GAZÂ ATININ ALTINA DÖKÜLEN PERÇEMLERİNDE HAYIR VE BEREKET BAĞLIDIR, MEÂLİNDEKİ URVE VE ENES HADÎSİLERİ
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in: (gazâya giden) atın alnına dökülen saçlarında kıyâmet gününe kadar hayır düğümlüdür. Hayır, (âhirette) sevâb, (dünyâda) ganîmettir, buyurduğu rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
GAZÂ ATININ ALTINA DÖKÜLEN PERÇEMLERİNDE HAYIR VE BEREKET BAĞLIDIR, MEÂLİNDEKİ URVE VE ENES HADÎSİLERİ
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in: hayır ve saâdet (gazâya hazırlanan) atın alnındaki perçemlerinde (bağlı) dır, buyurduğ rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN GAZÂDA BİNDİĞİ ATLAR
Hadis :
"Hurma bahçemizde Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e âit bir at bulunuyordu. Ona Lüheyf, yâhud Lehîf denirdi." dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :