Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Baslik :
RESÛLULLÂH HAYÂ CİHETİYLE KENDİ KÖŞESİNDE OTURAN BÂKİR KIZDAN DAHA UTANGAÇTI
Hadis :
"Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem hayâ cihetiyle kendi köşesinde oturan bâkir kızdan daha çok utangaçdı" dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛLULLÂH BİR İŞDEN HOŞLANMAZSA SÂHİBİNİN YÜZÜNE VURMAZDI. HOŞLANMADIĞI, YALNIZ YÜZÜNDE GÖRÜLÜP BİLİNİRDİ
Hadis :
(Metni ve senedi bundan evvelki hadîse benzeyen) diğer bir rivâyette de (ziyâde olarak): Resûlullah bir şeyden de hoşlanmazsa (onu sâhibinin yüzüne vurmazdı;) hoşnutsuzluğu (yalnız) yüzünde (görülüp) bilinirdi, (denilmiştir).
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBERİMİZ YEMEK BEĞENMEMEZLİK ETMEZDİ. ARZU EDERSE YERDİ, ETMEZSE BIRAKIRDI
Hadis :
"Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem hiç bir zaman hiç bir yemeği beğenmezlik etmedi. Arzu ederse yerdi, etmezse bırakırdı" dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
BİR ŞEYİ ANLATIRKEN DÂNE DÂNE SÖYLERDİ. VE SÖZLERİNİN KELİMELERİ SAYILMAK ARZU OLUNSA SAYILABİLİRDİ
Hadis :
Şöyle rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem bir hâdiseyi hikâye ettiği olurdu. (Anlatırken tefhimde mübâlâğa ederdi de) onun söz (lerinin kelime) lerini saymak isteyen kişi saysaydı muhakkak sayabilirdi, demiştir.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBERİMİZ ZİNCİRLEME SÖZ SÖYLEMEZDİ. HAZRET-İ ÂİŞE`NİN BU HUSÛSA DÂİR RİVÂYETİ. VE EBÛ HÜREYRE`Yİ TENKÎDİ
Hadis :
"Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem sözü, -sizin biribirine zincirlediğiniz gibi- oyalıyarak îrâd etmek i`tiyâdında değildi. (O, sözü ayıra ayıra söylerdi, dinleyenlerin gönüllerine sinerdi)" dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN Mİ`RÂCI`NIN MUKADDİMESİ OLUP NÜBÜVVETTEN ÖNCE MELEKLERLE KÂ`BE`DE MÜLÂKÂTI
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in Mi`râc gecesi Mescid-i Harâm`dan (Beyt-i Makdis`e) sefer ettiğine dâir haber (in mukaddimâtın)ı şöyle hikâye ettiği rivâyet olunmuştur: Resûlullah`a vahyolunmazdan (ve Nübüvvet gelmezden iki sene) önce (bir gece o, Kâ`be mescidinde Hamza ile Ca`fer`in arasında uyurken) yanına üç Melek geldi. Bunlardan birincisi öbirisine: - O (Muhammed) hangisidir? diye sordu. O da: - Ortadaki, o, bunların hayırlısıdır, diye cevap verdi. En sondaki (üçüncü) Melek de: - Haydi hayırlısını alınız! dedi. Ve Mi`râc kıssasının mukaddimâtı bundan ibâret bulundu. (Bu gece başka bir şey vuku` bulmadı). Bu sûretle Resûlullah (uyurla uyanık arasında) kalbinin görmesi hâlinde bu melekleri -başka bir gece gelmelerine kadar- bir daha görmemiştir. Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in iki gözü uyurdu: fakat kalbi uyumazdı. Başka Peygamberler de hep böyledir: gözleri uyur da gönülleri uyumaz. Bunun üzerine Cibrîl (mîâdı geldiğinde) Resûlullah`ı alarak geri dönmüş sonra Resûlullah ile semâya çıkmıştır.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN PARMAKLARI ARASINDAN SU FIŞKIRIŞI VE BU SU İLE ÜÇ YÜZ KADAR KİMSENİN İÇMESİNE VE ABDEST ALMASINA DÂİR ENES İBN-İ MÂLİK HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, müşârün-ileyh demiştir ki: Bir kere Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem (Medîne çarşısının bir semti olan) Zevrâ`da iken (ikindi namazının vakti yaklaşmıştı ve abdest suyu arayıp bulamamışlardı. Bunun üzerine) Resûlullah`ın huzûruna bir kap (içinde bir miktar su) getirildi. Müteâkıben Resûlullah elini kab(ın içindeki suy)a koydu. Hemen parmakları arasından su fışkırmağa başladı. Orada bulunan cemâat abdest al(ıncaya kadar devâm et)ti. (Enes İbn-i Mâlik`in râvîsi) Katâde der ki: Ben, Enes İbn-i Mâlik`e: - Orada kaç kişi idiniz? diye sordum. O da: - Üç yüz, yâhut üç yüz kadar, diye cevap verdi.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN SU MU`CİZESİ VE BİR SEFERDE PARMAKLARI ARASINDAN SU AKTIĞI HAKKINDA ABDULLÂH İBN-İ MES`ÛD HADÎSİ
Hadis :
Öyle dediği rivâyet olunmuştur: biz (Peygamber`in Ashâbı) âdet hilâfı olan umûru, bereket ve hayır sayardık. Siz ise bunlar (ın hepsin)i korkutmak (için izhâr edilir) sanıyorsunuz. Biz bir seferde Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem ile berâber bulunduk. Suyumuz azalmıştı. (Kafile aşırı bir susuzluk karşısında kalmıştı.) Bunun üzerine Resûlullah: - Haydi bana bir mikdar su artığı bulup getiriniz! dedi. Ashâb, içinde az bir mikdar su bulunan bir kap getirdiler. Resûlullah bu kabın içine elini koydu. Sonra Ashâb`a: - Haydi temiz ve mübârek suya geliniz! (Abdest alınız!). Suyun artışı ise Allah`tandır, buyurdu. Ve hakîkaten Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in parmakları arasından su kaynayıp aktığını gördüm. Yine biz, (Resûlullah`ın yanında) yemek yenirken taâmın Subhâna`llah dediğini işitirdik.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN İSTİKBÂLE ÂİT HABERLER VERMESİ MU`CİZESİ HAKKINDAKİ RİVÂYETLER
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`den: Siz ayakkapları keçe olan bir kavim ile muhârebe etmedikçe kıyâmet kopmaz! dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN İSTİKBÂLE ÂİT HABERLER VERMESİ MU`CİZESİ HAKKINDAKİ RİVÂYETLER
Hadis :
Rivâyete göre, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem: "Kıyâmet kopmaz, tâ ki, siz Arablar yabancı milletlerden Hûz ve Kirman halkı ile muhârebe etmedikçe" demiş (ve bu iki iklim halkını) yüzleri kırmızı, burunları basık, gözleri küçük, yüzleri -deri üstüne deri kaplanmış kalkanları gibi- kalın etli, ayakkapları da yün (keçe çarık) diye tavsîf buyurmuştur.
Sıra :