Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Baslik :
SEFER ESNÂSINDA NÂFİLE NAMAZI HAYVAN ÜZERİNDE KILMANIN CEVÂZINA DÂİR CÂBİR HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (nâfile) namazı (seferde) devesi üstünde -deve nereye isterse teveccüh etsin- kılar, bir farz (namaz)ı niyyet buyurduğunda ise inip Kıble`ye dönderdi.
Sıra :
 
Baslik :
SECDE-İ SEHV HAKKINDA ABDULLÂH İBN-İ MES`ÛD HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: (Bir def`a) Resûl-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (bize) namaz kıl(dır)dı. İbn-i Mes`ûd`dan rivâyet eden Alkame (b. Kays-i Nehal)den rivâyeten (hemşîre-zâdesi) İbrâhîm (b. Yezîd-i Nehal): "Amma (namazı) artık mı, eksik mi kıldırdı bilemiyorum." ded(ikten sonra İbn-i Mes`ûd`un lâfzını rivâyete dönerek ded)i ki: (Resûl-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem) selâm verince biri ona: "Yâ Resûlâ`llâh, namaz hakkında yeniden (vahiy, falan gibi) bir şey mi geldi?" diye sordu. (Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem): "(Yok) neden sordun?" deyince: "Yâ Resûlâ`llâh, şöyle böyle kıl(dır)dın da ondan." dediler. Bunun üzerine (aleyhi`s-salâtü ve`s-selâm Efendimiz hemen teşehhüd vaz`ını almak üzere) iki bacağını kıvırdı. Ve Kıble`ye karşı yönelip iki secde ettikten sonra selâm verdi. (Mübârek) yüzünü bize dönünce buyurdu ki: Namaz hakkında yeniden (vahiy, filân gibi) bir şey gelmiş olaydı (muhakkak) size (evvelce) haber verirdim. Lâkin ben de (nıhâyet) sizin gibi beşerim. Siz unuttuğunuz gibi (ben de) unuturum. (Bir şeyi) unuttuğum zaman (tesbîh ve sâire ile) bana hatırlatınız. İçinizden biri namazda şekkedecek olursa savâbı taharrî edip (savaptır diye verdiği karâra binâen) namazını tamamlasın. Sonra selâm verip ondan sonra da iki kere secde etsin.
Sıra :
 
Baslik :
ENBİYÂ ALEYHİMÜ`S-SELÂM HAZARÂTINA SEHİV ÂRIZ OLABİLİR Mİ?
Hadis :
(Enes b. Mâlik radiya`llâhu anh tarîkıyle) Ömer (b. el-Hattâb) radiya`llâhu anh`den: Şöyle demiştir: (Ben) üç şeyde Rabbime muvâfakat ettim: "Yâ Resûlâ`llâh, Makâm-ı İbrâhîm`i musallâ (yâni namazgâh) ittihâz etsek." dedim. ... âyet-i kerîmesi nâzil oldu. Bir de âyet-i hicâb: "Yâ Resûlâ`llâh, emretsen de ezvâc-ı tâhirâtın hicâb içine girseler. Çünkü berr ve fâcir onlarla konuşabiliyor." dedim. Derken âyet-i hicâb nâzil oluverdi. (Kezâ) Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in ezvâc-ı mutahheresi (bir def`a) kendisine karşı kıskançlık (göstermek) üzere ittifâk ettilerdi. Onlara: ... dedim. (Derken) bu âyet nâzil oldu.
Sıra :
 
Baslik :
MESCİDE TÜKÜRMENİN MENHÎ OLDUĞUNA DÂİR RİVÂYETLER
Hadis :
Şöyle demiştir: Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (bir gün) kıble (duvarın) da tükürük buldu. Bu, kendisine o kadar girân geldi ki, üzüldüğü dîdâr-ı mübârekinden besbelli oldu. Kalktı ve mübârek eliyle hakketti. Sonra buyurdu ki: Her biriniz namazına durduğu vakit şüphesiz Rabbi ile münâcât eder. Rabbi kendisiyle kıblesi arasındadır. O halde hiçbiriniz kıblesine karşı tükürmesin. Muztar kaldığında ya sol tarafına, ya (sol) ayağının altına tükürsün. Sonra ridâ-yı şerîfinin kenarından tutup ve içine tükürüp dürerek: "Yâhud işte böyle yapsın." buyurdu.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Baslik :
MESCİDE TÜKÜRMENİN MENHÎ OLDUĞUNA DÂİR RİVÂYETLER
Hadis :
Ebû Hüreyre ile Ebû Saîd (-i Hudrî) radiya`llâhu anhümâ`dan da evvelki (262 nci) hadîs rivâyet ediliyor. Ancak bunda "Sağ tarafına da tükürmesin." ziyâdesi de vardır.
Sıra :
 
Baslik :
MESCİDE TÜKÜRMENİN MENHÎ OLDUĞUNA DÂİR RİVÂYETLER
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Mescide tükürmek bir günahtır. Keffâreti de onu gömmektir.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBER (SALLA`LLÂHU ALEYHİ VE SELLEM) EFENDİMİZ`İN ARKASINDAN DA GÖRDÜĞÜNE DÂİR EBÛ HÜREYRE HADÎSİ;CEMÂATLE NAMAZ KILARKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR
Hadis :
Şöyle demiştir: (Bir gün) Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Siz, benim kıblem (yalnız) şurasıdır (ve namazda önümden başka bir yeri görmem) mi sanıyorsunuz? Allâh`a kasem ederim ki, sizin ne huşûunuz bana gizli kalıyor, ne de rükûunuz. (Kasem ederim ki,) sizi arkamdan(da) görüyorum.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛL-İ EKREM (SALLA`LLÂHU ALEYHİ VE SELLEM) İN AT YARIŞI YATRIDIĞINA DÂİR İBN-İ ÖMER HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: (Bir def`a) Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem, yıprandırılmış (yâni idmana çekilmiş ve zayıflatılmış) atlar beyninde Hafyâ`dan (başlayıp tâ) Seniyyetü`l-Vedâ`da nihâyet bulmak üzere bir, (kezâlik) yıprandırılmamış atlar beyninde de Seniyye`den tâ Mescid-i Benî Zureyk`a kadar (diğer bir) yarış tertip buyurdular. Abdu`llâh da yarış edenler meyânında idi.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
NEBİYY-İ EKREM (SALLA`LLÂHU ALEYHİ VE SELLEM) İN BAHREYN`DEN GELEN HARACI TAKSÎMİNE DÂİR ENES HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`e Bahreyn`den mal (harac) gönderildi idi. "Mecide dök(üp yığ)ın." buyurdular. Bu mal Resûlu`llâl salla`llâhu aleyhi ve sellem`e gönderilen en kesretli mal olmuştu. Resûlu`llâhl salla`llâhu aleyhi ve sellem namaza çıktıklarında oraya dönüp bakmad(an geçd)iler. Namazı bitirdikten sonra gelip (malın başında) oturdular. Her kimi gördülerse (ondan bir mikdar) verdiler. (Böylece bezl-i atâ ile meşgûl iken) Abbâs radiya`llâhu anh huzûruna gelip: "Yâ Resûlâ`llâh, bana da ver. Çünkü ben kendim için de, Akîl için de fidye vermiştim." dedi. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ona: "Al!" buyurdular. (Abbâs radiya`llâhu anh) avuç avuç sevbinin içine boşalttı. Sonra kaldırmaya davrandı. Amma kaldıramadı. "Yâ Resûlâ`llâh birine emret de (sırtıma artmak için) kaldırsın." dedi. "Olmaz!" buyurdular. "Öyle ise sen kaldır, üstüme at." dedi. Yine "Olmaz!" buyurdular. Bunun üzerine birazını döktükten sonra yine kaldırmaya davranıp: "Yâ Resûlâ`llâh, birine emret de üzerime atsın." dedi. "Olmaz!" buyurdular. Yine "Bâri sen üstüme at." dedi. Yine "Olmaz!" buyurdular. (Yine) birazını daha döktü. Sonra kaldırıp ve sırtına yüklenip gitti. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem, onun hırsına olan taaccüplerinden dolayı gözümüzden nihân oluncaya kadar hep arkasından bakıp durdular. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem, o maldan bir dirhem bâkî oldukça oradan kalkmadılar.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBER (SALLA`LLÂHU ALEYHİ VE SELLEM) İN, ENSÂR`DAN BİR MÜSLÜMANIN RİCÂSI ÜZERİNE, EVİNE GELEREK NAMAZ KILDIRMASI VE Bİ`L-MÜNÂSEBE, "ALLÂHU TEÂLÂ, RIZÂ-YI BÂRÎ`Yİ ARAYARAK `LÂ İLÂHE İLLA`LLÂH` DİYE
Hadis :
Şöyle demiştir: Ashâb-ı Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`den ve Bedir`de hâzır olan Ensârdan Itbân b. Mâlik (radiya`llâhu anh bir gün) Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`e gelip: "Yâ Resûlâ`llâh, gözlerimde hayır kalmadı. (Halbuki) kavmime namaz kıldıran benim. Yağmurlar yağdığı vakit onlarla benim aramızda olan dere akar da mescitlerine gidip namaz kıldıramaz oluyorum. Yâ Resûlâ`llâh, gönlüm ister ki, bana gelip evimde namaz kıldırasın da Senin namaz kıldığın yeri namazgâh ittihâz edeyim." dedi. Râvî der ki: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem Itbân`a: Itbân der ki: Ertesi sabah Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ile Ebû Bekr, gün yükseldiği vakit bana geldiler. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem istîzân etti. Ben de (girmesine) izin verdim. Eve girdiğinde oturmadı. Sonra: "Evinin neresinde namaz kıldığımı istersin?" di(ye sor)du. Itbân der ki: Evin bir tarafını ona gösterdim. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem (namaza) durup tekbîr aldı. Biz de (arkasında) durup saf olduk. İki rek`at kıldırıp selâm verdi. (Itbân) der ki: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`i kendisi için pişirdiğimiz bir hazîre (yi yemesi) için alıkoyduk. Yurd(umuz)un ahâlîsinden birçok kimseler (Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in teşrîfini haber alarak birer birer) ev(imiz)e gelip doldular. İçlerinden biri: "Mâlik b. ed-Duhayşin yâhud İbnü`d-Duhşün nerede?" di(ye sor)du. Huzzârdan biri: "O, Allâh`a ve Resûlu`llâh`a muhabbeti olmayan bir münâfıktır." dedi. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ona: "Böyle deme. Görmüyor musun ki, Lâ ilâhe illâ`llâh (Muhammedü`r-Resûlu`llâh) diyor. Ve bunu li-vechi`llâh söylüyor." buyurdu. (O, söyleyen de): "Allâh ve Resûlu`llâh a`lemdir." dedi. Itbân der ki: Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi sellem`i münâfikîn hakkında (hep böyle) müteveccih ve hayırhâh bulurduk. (Sonra) Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem: "Allâhu Teâlâ rızâ-yı Bârî`yi arayarak Lâ ilâhe illâ`llâh diyen kimseyi nâr(-ı Cahîm)e harâm etmiştir." buyurdu.
Sıra :