Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Hırs

Sahih Buhari eserindeki Hırs konusu ile ilgili hadisler

Konu :
Baslik :
NEBİYY-İ EKREM (SALLA`LLÂHU ALEYHİ VE SELLEM) İN BAHREYN`DEN GELEN HARACI TAKSÎMİNE DÂİR ENES HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`e Bahreyn`den mal (harac) gönderildi idi. "Mecide dök(üp yığ)ın." buyurdular. Bu mal Resûlu`llâl salla`llâhu aleyhi ve sellem`e gönderilen en kesretli mal olmuştu. Resûlu`llâhl salla`llâhu aleyhi ve sellem namaza çıktıklarında oraya dönüp bakmad(an geçd)iler. Namazı bitirdikten sonra gelip (malın başında) oturdular. Her kimi gördülerse (ondan bir mikdar) verdiler. (Böylece bezl-i atâ ile meşgûl iken) Abbâs radiya`llâhu anh huzûruna gelip: "Yâ Resûlâ`llâh, bana da ver. Çünkü ben kendim için de, Akîl için de fidye vermiştim." dedi. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ona: "Al!" buyurdular. (Abbâs radiya`llâhu anh) avuç avuç sevbinin içine boşalttı. Sonra kaldırmaya davrandı. Amma kaldıramadı. "Yâ Resûlâ`llâh birine emret de (sırtıma artmak için) kaldırsın." dedi. "Olmaz!" buyurdular. "Öyle ise sen kaldır, üstüme at." dedi. Yine "Olmaz!" buyurdular. Bunun üzerine birazını döktükten sonra yine kaldırmaya davranıp: "Yâ Resûlâ`llâh, birine emret de üzerime atsın." dedi. "Olmaz!" buyurdular. Yine "Bâri sen üstüme at." dedi. Yine "Olmaz!" buyurdular. (Yine) birazını daha döktü. Sonra kaldırıp ve sırtına yüklenip gitti. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem, onun hırsına olan taaccüplerinden dolayı gözümüzden nihân oluncaya kadar hep arkasından bakıp durdular. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem, o maldan bir dirhem bâkî oldukça oradan kalkmadılar.
Sıra :
 
Fasil :
Konu :
Baslik :
HİTÂBETİN ÂDÂB VE ERKÂNI
Hadis :
Şöyle demiştir: (bir def`a) Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`e (Bahreyen`den) bir (çok) mal, yâhud bir (çok) seyb (üserâ) gönderilmişti. Onu taksim buyurdu. (Taksim ederken) birtakım kimselere atıyye verdi de bir takımlarına (hiç) aldırmadı. (Sonra) haber aldı ki (atıyyesiz) bıraktığı kimseler ıtâb ediyorlar. Bunun üzerine (hutbeye çıkıp) Allâhu Teâlâ`ya hamd, sonra senâ etti. Ondan sonra (da) : Vallâhi ben aldırmadığım kimseyi atıyye verdiğim kimseden ziyâde sevip dururken (yine) birine atıyye verip (sevdiğime hiç) aldırmadığım olur. Lâkin (şu var ki) bir takım kimselere, kalplerinde ceza` ve helâ` (yâni sabırsızlık ile hırs ve tama`) gördüğüm için (kendilerine mal) verdim. Bâzı kimseleri de Allâhu Teâlâ`nın, kalblerinde yarattığı gınâ (-yi nefsî) ve hayr (-ı cibillî) ye havâle eder(ek mahrum bırakır)ım. Amr İbn-i Tağlib de bunlardan biridir. Râvî Amr İbn-i Tağlib (radiya`llâhu anh) der ki: Vallâhi o kadar (sevindim ki) Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in bu (taltifkârâne) sözüne bedel bütün dünyâya mâlik olmayı gönlüm istemez.
Sıra :