Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Ebû Hüreyre

Ebû Hüreyre - Sahih Buhari kitabındaki rivayet ettiği hadisi şerifler listesi

Ravi :
Baslik :
KEHF SÛRESİ ÂYETİ
Hadis :
Rivâyete göre Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in: [Kıyâmet gününde iri cüsseli, semiz bir kişi (hâsâb yerine) getirilir, (hayır ve sevâbı tartılır. Fakat) Allahu Teâlâ yanında bir sivrisineğin kanadı ağırlığında (bir sevâb) tartmaz] buyurduğu rivâyet olunmuştur. Sonra Ebû Hüreyre: Ey müminler! İsterseniz (bu rivâyetimi te`yîd için Hak Teâlâ`nın:) "Kıyâmet günü biz onların hayır işlerien hiç bir tartı tutturmayız!" kavl-i şerîfini okuyunuz, demiştir.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
SECDE SÛRESİ VE EBÛ HÜREYRE HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`den, Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ`nın şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Ben, iyi kullarım için -göz görmedik, kulak duymadık ve insan hayâline gelmedik (yakın meleklerin ve gönderilen peygamberlerine bile vâkıf olmadıkları)- birtakım ni`metleri hazırladım. Ey mü`min kulum, sen bildiğin ni`metleri şöyle bırak. (Onlar Allah`ın hazînesinde gizli ni`metleri yanında çok hafiftir). Râvî Ebû Hüreyre bundan sonra: ... âyetini okudu.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
HAZRET-İ MÛSÂ`NIN HAYÂSI
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in: "Mûsâ çok hayâlı kişi idi" dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğunu işittim, dediği rivâyet olunmuştur: Allah (kıyâmet günü) bütün yer tabakalarını kabza-i kudretine alır. Gökleri de sağ eli içine dürer, büker de sonra (mahşer halkına): "İşte ben kâinatın şehinşâhıyım! Hani yeryüzünün (düzme) pâdişahları nerede?" diye hitâb eder.
Sıra :
 
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Rivâyete göre, Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: İki nefha (Sûra iki üflenme) arasında fark vardır. Ebû Hüreyre`nin arkadaşları: Yâ Ebâ Hüreyre (bu fark) kırk gün mü? diye sordular. Ebû Hüreyre der ki: Cevâb vermekten çekindim. Birisi: kırk sene mi? diye sordu. Ebû Hüreyre der ki: (yine) cevâb vermekten çekindim. Bir başkası: kırk ay mı? diye sordu. Ebû Hüreyre der ki: (buna da) cevâb vermekten çekindim. (Çünkü günlerle, aylarla, yıllarda müddet tâ`yîn edecek bilgim yoktu.) (Ebû Hüreyre rivâyetine devâm ederek: Resûl-i Ekrem): İnsan (ın vücûdun) dan her cüz`ü çürür yalnız kuyruk sokumundaki cüz`ü çürümez, (İkinci) hılkat o cüz`ü ile yuğrulur (buyurdu demiştir).
Sıra :
 
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Rivâyete göre, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle demiştir: Allahu Teâlâ buyurur ki: Âdem oğlu derhe sebb-ederek beni ezâlandırır. Halbuki ben dehr (in yaradanı) yım. Her emir benim elimdedir. Geceyi, gündüzü ben idâre ederim.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
SILA-İ RAHM
Hadis :
Rivâyete göre, Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Allahu Teâlâ halkı yaratıp halktan fâriğ olduktan sonra Rahm (hısımlık, akrabâlık) ayağa kalkarak Allahu Teâlâ`nın (azamet) ridâsının, eteğine sarıldı. Bunun üzerine Allahu Teâlâ: Ne istersin? diye sordu. Rahm: Yâ Rab bu kıyâm ve ilticâm, kat`-ı rahmden Sana sığınmak makamıdır, (sana sığınıyorum) dedi. Cenâb-ı Hak: Ey Rahm, sen râzı olur musun? Senin Hakkına hürmet edenin ben de mükâfâtını vereyim, senin hakkını tanımayanı da cezâlandırayım, buyurdu. Rahm de: Evet râzıyım, dedi. Allahu Teâlâ da: İşte Sıla-i rahm edenlere etmiyenlerin hâli böyle olacaktır, buyurdu. Ebû Hüreyre isterseniz ... âyetini okuyunuz, demiştir. Ebû Hüreyre`den bir rivâyete göre de Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem: isterseniz: ... kavl-i şerîfini okuyunuz, buyurmuştur.
Sıra :
 
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Rivâyete göre Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Cennet`le Cehennem biribirleriyel cenkleştiler. Şöyle ki: Cehennem ben kibirli ve zorlu kimselere tahsîs olundum, dedi. Cennet de: Bana ne oldu ki, bana nâsın yalnız zayıf ve sakat kısmı dâhil olur, dedi. Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ Cennet`e buyurdu ki: Sen benim rahmetim (in tecellî ettiği yer) sin. Ben kullarımdan rahmet etmek dilediğim kimselere seninle rahmetimi izhâr ederim. Cehennem`e de dedi ki: Şüphesiz ki, sen de azâbım (ın makarri) sin; kullarımdan azâb etmek istediğim kimselere seninle azâb ederim. Cennet`le Cehennem`den her ikisi için dolmak hakkı vardır. Fakat Cehennem`den her ikisi için dolmak hakkı vardır. Fakat Cehennem dolmak bilmez. En sonu Allah ona ayağını basar, (kahr ve tezlîl eder) O da: Yetişir, yetişir, yetişir, der. İşte o zaman Cehennem dolar ve cehennemdekiler birbirlerine karışıp toplanır. (Cehennem`e tıka basa doldurulmakla) Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ halktan hiç bir kimseye zulm etmez. Cennet`e gelince (onda boş yer kalmaz); Allahu Teâlâ (Cennet`in boşluklarını doldurmak için) yeniden birtakım halk yaratır (bunları iskân eder).
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
NECM SÛRESİ PUTLAR ADINA YEMÎN VE BU YEMÎNİN KEFFÂRETİ VE EBÛ HÜREYRE HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Kim ki, yemin etse ve yemîninde Lât ve Uzzâ hakkı için dese (bunu keffâreti için) hemen: "Lâ ilâhe illa`llah" desin ve şu bir kimse de arkadaşına: "Gel seninle kumar oynıyalım" dese (oynıyacağı kumar parasını) fukarâya sadaka versin!
Sıra :
 
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Biz bir kere Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in yanında otururken Cum`a Sûresi nâzil olmuştu. Resûl-i Ekrem [bu sûrenin (Ashâba erişmiyen ümmetlere de peygamber gönderdi) âyetini okuyunca]: - Yâ Resûla`llah! Biz Ashâbına erişmiyen kimseler kimlerdir? diye soruldu. Resûlullah cevab vermeden sorucu üç kere tekrarladı. Aramızda Selmân-ı Fârisî de vardı. Resûlullah mübârek elini Selmân`ın üzerine koydu. Sonra: - Şunlardan öyle erler veya er vardır ki, îmân, Süreyyâ (yıldızı)nın yanında olsa muhakkak ona yetişir, bulur, buyurdu.
Sıra :