Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Ulû`l-Emre itâat
Sahih Buhari eserindeki Ulû`l-Emre itâat konusu ile ilgili hadisler
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
İHRAMDA İKEN ÂDET GÖREN KADININ DURUMUNA DÂİR HAZRET-İ ÂİŞE RİVÂYETLERİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Hilâl-i Zi`l-Hicce`ye doğru (Medîne`den) çıktık. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem: "Her kim Umre ile ihlâl etmek isterse (öylece) ihlâl etsin. Ben de eğer hedy sevketmemiş bulunaydım Umre ile ihlâl ederdim." buyurdu. Bunun üzerine kimi Umre ile, kimi de Hac ile ihlâl etti. -(Âişe radiya`llâhu anhâ bunu söyledikten sonra evvelki) hadîs (deki sözler) i söylepi gördüğü hayızdan bahsetti. Ve: "(Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem) birâderim Abdu`r-Rahmân`ı benimle birlikte ten`îme yolladı. Ben de Umre ile ihlâl ettim. Ve bundan dolayı (keffâret olarak) ne kurban lâzım geldi, ne oruç, ne de sadaka." dedi.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
"ÜZERİNİZE BAŞI KURU (KARA) ÜZÜM TÂNESİ GİBİ OLAN BİR (ABD-İ) HABEŞÎ DE ÂMİL NASBEDİLMİŞ OLSA, ONU DİNLEYİNİZ VE İTÂAT EDİNİZ" HADÎSİ
Hadis :
Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in: "Üzerinize başı kuru (kara) üzüm tânesi gibi olan bir (abd-i) Habeşî de âmil nasbedilmiş olsa, onu dinleyiniz ve itâat ediniz" buyurdukları (sened-i muttasıl ile) rivâyet olunuyor.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
"(İMAMLAR) SİZİN İÇİN NAMAZ KILARLAR. EĞER İSÂBET EDERLERSE HEM SİZLERE, HEM ONLARA (NAMAZ SEVÂBI VAR) DIR. EĞER HATÂ EDERLERSE SİZLER İÇİN SEVAB, ONLAR İÇİN IKÂB VARDIR." HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki, (imamlar) sizin için namaz kılarlar. Eğer isâbet ederlerse hem sizlere, hem onlara (namaz sevâbı var)dır. Eğer hatâ ederler (, ısâbet etmezler)se sizler için sevâb, onlar için ıkâb vardır.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
İFRÂD, KIRÂN VE TEMETTÜ` HAKKINDA HAZRET-İ ÂİŞE`NİN MUFASSAL İKİ RİVÂYETİ
Hadis :
Hac hakkında rivâyet edilen bir hadîsi (yakında) geçmişti. Bu rivâyette Hazret-i Âişe demiştir ki: Biz, Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ile berâber hac aylarında, hac gecelerinde, hac zamanlarında (Medîne`den) çıktık ve (Mekke`nin hudûdu olan) "Serif" mevkiine indik. Resûl aleyhi`s-selâm (çadırından) Ashâb`ına karşı çıktı: - Sizden her kimin berâberinde hedyi (kurbanı) yoksa ve haccını ömreye tahvîl etmek isterse, o, (müfriddir, haccını feshedip) ömre yapsın!. Bir kimsenin de berâberinde hedyi varsa o da haccını ömreye tahvîl etmesin! buyurdu. Hazret-i Âişe demiştir ki: - Bu ta`lîm-i Nebevî üzerine Ashab`tan ömreyi iltizâm edenler de oldu, terk edenler de bulundu. Yine Âişe-i Sıddîka demiştir ki: - Fakat Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ile Ashâb`ından bir kısmı, bunlar zî-kudret kimselerdi, hediyleri de kendi yanlarında idi. Bunlar, (karin olduklarından haccı feshe), ömreyi iltizâma muktedir değillerdi. (Bundan sonra Hazret-i) Âişe, hadîsin geri kalan kısmını da zikr etti.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
BERÂ` İBN-İ ÂZİB RİVÂYETİ VE DİYER RİVAYETLER
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem Abdürrahmân`a (hemşîresi Hazret-i) Âişe`yi devesinin arkasına bindirip Ten`îm`den (ihramlayarak) ömre ettirmesini emir buyurdu. Sürâka İbn-i Mâlik İbn-i Cu`şum da Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem `e (Minâ`da), Akabe`de, Akabe cemresini atarken mülâkî oldu da: - Yâ Resûla`llah! Hac aylarında ömre yapmak. Zât-ı Risâlet-Penâhîlerine mi mahsustur? diye sordu. Resûlullah da: - Hayır, yalnız bize has değildir. Belki (hükmü umûmîdir), Kıyâmete kadar dâimîdir, buyurdu.
Sıra :