Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

KİTÂBÜ`L-VUDÛ`

Sahih Buhari eserindeki KİTÂBÜ`L-VUDÛ` fasılı ile ilgili konular ve hadisler

Baslik :
RESÛL-İ EKREM (S.A. VE S.)İN MESTLERİ ÜZERİNE MESHETTİĞİNE DÂİR MUGÎRE HADÎSİ
Hadis :
Rivâyet olunuyor ki, müşârün-ileyh de Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ile birlikte bir seferde bulunmuş. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem bir hâceti (kazâ) için gitmiş. Abdest aldığı zaman suyunu Muğîre dökmeğe başlamış. (İşte bu abdestde) yüz ve ellerini yıkamışlar ve başları ile mestleri üzerine mesh buyurmuşlardır.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛL-İ EKREM (S.A. VE S.)İN GECE İBÂDETİ
Hadis :
Rivâyet olunuyor ki, bir gece Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in zevcât (-ı tâhirât) ından Meymûne radiya`llâhu anhâ`nın -ki teyzesidir- yanında kalmış. -İbn-i Abbâs (radiya`llâhu anhümâ) der ki, ben (başımı) yastığın enine (koyarak) uzandım. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem ile ehli de yastığın boyuna (başlarını koyarak) uzandılar. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem uyudu. Gece yarıyı bulduğunda, yâhud biraz evvelce, yâhud biraz sonraca uyandı. Uykuyu (gidermek için) eliyle yüzünü silmeğe başladı. Ondan sonra Sûre-i Âl-i İmrân`ın son on âyetlerini okudu. Sonra kalkıp asılı duran küçük bir kırbaya uzandı. Oradan güzelce bir abdest aldı. Sonra namaza durdu. -İbn-i Abbâs (radiya`llâhu anhümâ) der ki, (ben de) kalktım. Onun yaptığı gibi yaptım. Sonra gittim, yanına (yâni sol tarafına durdum. Sağ elini başımın üzerine koydu ve sağ kulağımı tutup büktü. Sonra iki rek`at, yine iki rek`at,, yine iki rek`at, yine iki rek`at, yine iki rek`at, yine iki rek`at kılıp ondan sonra tek (rek`atlı bir namaz) kıldı. Sonra müezzin (da`vete) gelinceye kadar yine uzandı. Ba`dehû yine kalktı, hafif iki rek`at kıldıktan sonra (Hucre-i Şerîfe`sinden) çıkıp Sabah namazını kıldırdı. Bu hadîs-i şerîf evvelce geçmişti. (Ancak şu var ki) her birinde diğerinde olmayan şeyler vardır.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛLULLÂH (S.A. VE S.)İN NASIL ABDEST ALDIĞINA DÂİR BİR RİVÂYET
Hadis :
Biri (gelip): "Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in nasıl abdest aldığını bana gösterebilir misin?" diye sormuş. O da "Evet." demiş. Bunun üzerine (bir mıkdâr) su istemiş. -(Râvî der ki) ellerine su döktükten sonra iki kere yıkadı. Sonra üç def`a ağzını çalkalayıp burnuna su verdi. Sonra yüzünü üç kere yıkadı. Sonra ellerini dirseklerine kadar ikişer def`a yıkadı. Sonra iki eliyle (bütün) başını mesh edip her iki elini ileri geri götürdü. (Oradan da) başladığı yere getirdi. Ondan sonra ayaklarını yıkadı.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Baslik :
NAMAZDA SÜTRE İTTİHÂZINA DÂİR EBÛ CÜHAYFE HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: (Bir seferde) Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem, öğlenin sıcak zamânında yanımıza çıktı. Kendisine abdest suyu getirildi. Abdest aldı. Halk, abdest suyunun artanını alıp (teberrüken) vücudlarına (üstlerine, başlarına) sürmeğe başladılar. Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem önünde bir harbe olduğu halde Öğleyi ve İkindiyi ikişer rek`at kıldırdı.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
PEYGAMBER (S.A. VE S.) EFENDİMİZ`İN HASTAYA DUÂSI
Hadis :
Şöyle demiştir: (Çocukluğumda) teyzem beni Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in yanına götürüp: "Yâ Resûlâ`llâh, benim (şu) hemşîre-zâdemin ayağından ıztırâbı var." dedi. (Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem eliyle) başımı sığayıp bana bereket duâsı etti. Sonra abdest aldı. Abdest suyundan içtim. Sonra arkasında durdum ve iki omuzu arasında gerdek çadırının koca düğmeleri (yâhud keklik yumurtası) gibi Hâtem-i Nübüvveti gördüm.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
FERÂİZ ÂYETİNİN SEBEB-İ NÜZÛLÜ
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem zamânında (Âyet-i Hicâb nâzil olmadan) erkeklerle kadınlar birlikte (bir kab içinden abdest alırlardı.
Sıra :
 
Baslik :
FERÂİZ ÂYETİNİN SEBEB-İ NÜZÛLÜ
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem beni ıyâdete geldi. Kendimi bilmiyecek derecede hasta idim. Abdest alıp abdest suyundan üzerime döktü. Gözümü açtım. "Yâ Resûlâ`llâh mîrâs (ım) kime kalacak? Benim vârislerim, kelâle (yâni usûl ve fürûumdan olmayan kimseler) dir" dedim. Bunun üzerine ferâiz âyeti nâzil oldu.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
PEYGAMBER (S.A. VE S.) EFENDİMİZ`İN ABDEST SUYU İLE BİR MU`CİZESİ
Hadis :
Şöyle demiştir: (Bir def`a) namaz vaktif girdi. (Evi) mescide yakın olanlar (abdest almağa gittiler.) (Abdesti olmayan) bir takımları da kaldı. Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem`e içinde (pek az) su bulunan bir taş tekne getirdiler. Tekne ise içinde (geniş geniş) avuç açılamıyacak kadar küçük idi. Oradakilerin hepsi o (teknenin suyu)ndan abdest aldılar. (Enes b. Mâlik radiva`llâhu anh`den) râvî: "Kaç kişi idiniz?" diye sormuş. "Seksen, belki de daha ziyâde idik." demiş.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
PEYGAMBER (S.A. VE S.) EFENDİMİZ`İN ABDEST SUYU İLE BİR MU`CİZESİ
Hadis :
Şöyle demiştir: (Bir def`a) Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem, içinde su bulunan bir kab istedi. Ellerini, yüzün kabın içinde yıkadıktan sonra içine (mübârek ağzından su) püskürdü. Sonra onlara: "Bu sudan içiniz ve yüzünüze, göğsünüze dökünüz." buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBER (S.A. VE S.)İN SON HASTALIĞINA DÂİR HAZRET-İ ÂİŞE HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in (hastalığı) ağırlaşıp da ağrısı iştidâd ettiği zaman benim evimde bakılmak üzere zevcât (-ı tâhirât)ından izin istedi. onlar da izin verdiler. (Ondan sonra) Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem, bir tarafında Abbâs (radiya`llâhu anh), diğer tarafında da bir zât olduğu halde ayakları yerde sürünerek çıktı. -Âişe (radiya`llahu anhâ) naklederdi ki, Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem evine girip de ağrısı iştidâd ettikten sonra: "Üzerime, bağları çözülmedik yedi kırba su dökün. (Böylelikle) vücûdümde biraz hıffet bulup halka belki vasiyyette bulunabilirim." buyurdu. Bunun üzerine Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem, zevce-i (pâki) Hafsa (radiya`llâhu anhâ)nın (malı olan) bir (bakır, yâhud ağaç) liğen içine oturtuldu. Sonra o kırbaların suyunu üzerine dökmeğe başladık. Nihâyet: "Artık oldu!" diye işâret buyurdu. Ondan sonra halkın yanına çıktı.
Sıra :