Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Abdullâh b. Abbâs

Abdullâh b. Abbâs - Sahih Buhari kitabındaki rivayet ettiği hadisi şerifler listesi

Fasil :
Baslik :
FETH-İ MEKKE GÜNÜ RESÛLULLÂH`IN EMRİ ÜZERİNE BEYT-İ ŞERÎF PUTLARDAN TATHÎR EDİLİRKEN ELLERİNDE FAL KALEMLERİYLE HAZRET-İ İBRÂHÎM VE İSMÂİL`İN SÛRETLERİ DE ÇIKARILDIĞINDA: ALLÂH BUNU YAPANLARI HELÂK ET
Hadis :
Şöyle rivâyet edilmiştir: Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem (Fetih günü Mekke`ye) geldiğinde Kâ`be`ye girmekten çekindi. Çünkü Kâ`be`de (câhiliyyetin) âlihe (edindiği putlar) vardı. Resûl aleyhi`s-selâm bunların çıkarılmasını emretti. (Ashâb tarafından) bu putlar çıkarıldı. (Bilhassa) İbrâhim ve İsmâil (aleyhime`s-selâm) ın sûretlerini de ellerinde ezlâm (denilen fal kalemleri) olduğu halde çıkardılar, Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem Allâh`a yemîn ederim ki, bu put-perestler pek iyi bilirlerdi ki: bu iki Peygamber hiç bir zaman erzâk-ı maksûmelerini böyle münker şeylerle aramış ve dilemiş değillerdir" buyurdu. Sonra Beyt`e dâhil oldu. Ve Beyt`in her tarafında Tekbir getirdi. Fakat Beyt`te namaz kılmadı.
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
BEYT-İ ŞERÎFİ TAVÂFIN ÜÇ ŞAVTİNDE REMELİN SEBEBİ
Hadis :
Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem Ashâb`iyle berâber (kazâ ömresi için Mekke`ye) geldiklerinde: (tavâf edilirken) müşrikler: - Ey Muhammed ümmeti! (Bakınız) Peygamberiniz size takaddüm ediyor, sizi Medîne`nin hummâsı zaîf düşürmüş, di (ye istihzâ eyle) mişlerdi. Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem (buna vâkıf olunca) Ashâb`ına: - Tavâfın üç Şavtında koşmalarını, Rükneyn (-i Yemâneyn) arasında da (mu`tâd üzere) yürümelerini emreyledi. Resûl-i Ekrem`i, tavâfın bütün Şavtlarında (ki, yedidir) koşmalarını emretmeğe mâni` bir şey varsa, o da ancak Ashâb`ına acımasından ibârettir.
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
HACCETÜ`L-VEDÂ`DA RESÛL-İ EKREM`İN DEVE ÜZERİNDE MİHCEN İLE İSTİLÂM BUYURDUĞUNA DÂİR İBN-İ ÖMER RİVÂYETİ
Hadis :
"Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem Haccetü`l-Vedâ`da Mihcen (denilen değnek) ile (Hacer-i Esved`i) istilâm ederek deve üzerinde tavâf etti" dediği rivâyet edilmiştir.
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
HACCETÜ`L-VEDÂ`DA RESÛL-İ EKREM`İN DEVE ÜZERİNDE MİHCEN İLE İSTİLÂM BUYURDUĞUNA DÂİR İBN-İ ÖMER RİVÂYETİ
Hadis :
Birisi İbn-i Ömer`den Hacer-i Esved`i istilâmın hükmünü sormuş. İbn-i Ömer de: - Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem`in Hacer-i Esved`i istilâm (yâni eliyle mess) ettiği ve takbîl buyurduğunu gördüm, diye cevab vermiş. Sâil: - Ya müzâhemeye uğrarsam? Ne dersin!. Ya kalabalığa tesâdüf edersem? Ne hükmedersin!. diye tekrar sormuş. İbn-i Ömer (bu mütevâlî süallerden ictihâd ile hadîse muâraza edildiğini anlayıp müteessir olarak): - Ey Sâil! Sen bu "ne dersin!" suallerini Yemen`e (uzak) kıl!. (Ben sana) Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem, bu (mübârek) taşı messetti, takbîl buyurdu, (diyorum) demiştir.
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
VEDÂ` HACCINDAN BİR SENE EVVEL BEYT-İ ŞERÎF`İ ÇIPLAKLARIN VE MÜŞRİKLERİN TAVÂF ETMELERİ YASAK OLDUĞU İ`LÂN EDİLDİĞİNE DÂİR EBÛ HÜREYRE RİVÂYETİ
Hadis :
Şöyle rivâyet edilmiştir: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem Kâ`be`yi tavâf ederken bir insan geçti. Bu zavallının eli, başka bir insana bir kayışla, yâhud bir iple, yâhud bunlardan başka (mendil gibi) bir şey ile bağlanmıştı. Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem (şafkatli) eliyle bu bağı kopardı. Bundan sonra yanındaki adama: "bu zavallıyı eliyle yed!" buyurdu.
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
VEDÂ` HACCINDAN BİR SENE EVVEL BEYT-İ ŞERÎF`İ ÇIPLAKLARIN VE MÜŞRİKLERİN TAVÂF ETMELERİ YASAK OLDUĞU İ`LÂN EDİLDİĞİNE DÂİR EBÛ HÜREYRE RİVÂYETİ
Hadis :
"Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem (Vedâ haccında) Mekke`ye geldi. (Beyt`i) tavâf, ve Safâ ile Merve arasında sa`y etti. Ve bu tavaftan sonra tâ Arafât`tan dönünceye kadar Kâ`be`ye yaklaşmadı.
Sıra :
 
Fasil :
Konu :
Baslik :
VEDÂ` HACCINDAN BİR SENE EVVEL BEYT-İ ŞERÎF`İ ÇIPLAKLARIN VE MÜŞRİKLERİN TAVÂF ETMELERİ YASAK OLDUĞU İ`LÂN EDİLDİĞİNE DÂİR EBÛ HÜREYRE RİVÂYETİ
Hadis :
Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem (Harem-i Şerifteki) şerbet dağıtılan sebîl mahalline geldi. Ve şerbet istedi. Abbâs (radiya`llâhu anh) oğluna: - Ey Fadl! Anana git, yanındaki (husûsî) şerbetten Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem`e getir!. dedi. Resûlullâh: - (Hayır) bana bu şerbetten ver buyurdu. Abbâs: - Yâ Resûla`llâh! Halk, buradaki şerbete ellerini sokuyorlar, demişti. Resûl-i Ekrem: - İşte halkın içtiği bu şerbetten ver! buyurdu.. Ve Abbâs`ın sunduğu umûmî şerbetten içti. Sonra Resûlullâh Zemzem kuyusuna geldi. Benî Abbâs (burada huccâcı) sulayorlardı. Ve kuyudan su çekiyorlardı. Resûlullâh: - (Ey Abdülmuttalib oğulları) çekiniz! Siz, hayırlı bir iş işleyorsunuz, di(ye taltîf buyur)ldı. Sonra Resûlullâh: - Halkın (su çektiğime imtisâl etmek için) tehâcüm etmesi endişesi olmasaydı, ben de devemden iner, hattâ kuyunun ipini, [eliyle mübârek omuzuna işâret ederek] şuraya kor, (sizin gibi çeker) dim, buyurdu. Yine İbn-i Abbâs radiya`llâhu anhümâ`dan gelen bir rirvâyette İbn-i Abbâs: "Resûlullâh salla`llahu aleyhi ve sellem`e Zemzem suyundan sundum. Risâlet-maâb ayakta olduğu halde içti" demiştir. Yine İbn-i Abbâs`tan gelen bir rivâyette: "Resûlullâh, o günü deve üzerinde idi" demiştir.
Sıra :
 
Fasil :
Konu :
Baslik :
ARAFAT`TAN MÜZDELİFE`YE DÖNÜLDÜĞÜNDEA YOLDA ACELE VE GÜRÜLTÜ EDENLERE RESÛL-İ EKREM KAMÇISI İLE İŞÂRET EDEREK: EY NÂS, AĞIR OLUNUZ! BUYURMALARI
Hadis :
Abdullâh, Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`le berâber Arefe günü (Arafat`tan Müzdelife`ye) dönmüştü. Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem arkasında (bâzı kimselerin) bağırıp çağırdığını, devesini döğdüğünü işitince, Resûlullâh bunlara kamçısiyle işâret ederek: "Ey nâs! Ağır olunuz!. Hayır, acele yürümekle te`mîn edilmez, buyurdu, demiştir.
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
TAVÂF-I VEDÂ` HAKKINDA İBN-İ ABBÂS HADÎSİ
Hadis :
Nâsa menâsik-i haclarının sonu, Beyt-i tavâf (-i vedâ) olduğu (taraf-ı Peygamberî`den) emrolundu. Şu kadar ki, bu vedâ tavâfı hâiz (kadın)lardan tahfîf edildi (de onlara vâcib kılınmadı).
Sıra :
 
Fasil :
Baslik :
MUHASSAB MEVKİİNDE TEVAKKUF HAKKINDA ULEMÂNIN İHTİLÂFI VE BU TEVAFFUKUN SEBEBİ?
Hadis :
"Muhassab, menziline inmek, menâsik-i hacdan ma`dud değildir. (Belki) Muhassab, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem `in (ba`de`z-zavâl istirâhat için) nâzil olduğu bir mahaldir" dediği rivâyet edilmiştir.
Sıra :