Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Sıhhat
Kelime olarak Türkçedeki karşılığı olan sağlamlık, sıhhat ve sağlık manasını verir. Hadis Usulünde hadisin sahih olmasını ifade eden bir terim olarak kullanılmıştır.
Hadisin sıhhatine hükmetmek önemli bir konudur ve öncelikle sıhhat şartlarını taşımasına bağlıdır. Bundan başka sahih olduğu esas itibariyle kabul edilmiş bir kitapta yer alması da sıhhat hükmü vermeye kafi görülmüştür.
Bir hadis cüzü veya kitabı içinde bulunan, es-Sahîhândan birinde olmayan ve hadis imamlarından biri tarafından hakkında sıhhat hükmü verilmemiş, bununla birlikte isnadı sahih olan bir hadis görülürse o hadisin sıhhatine hükmedilip edilemeyeceği konusu ihtilaflıdır. İbnu's-Salâh, yaşadığı devirde buna hükmetmeye cesaret edilemiyeceğini, sadece isnadlara bakılarak o devirde bir hadisin sıhhatini kestirmenin güç olduğunu söylemiştir. Ona göre bunun sebebi, ricali içinde sahih için şart koşulan hıfz, dabt ve itkan'dan uzak olmakla birlikte rivayette elindeki kitaba dayanan ravi bulunmayan isnadın kalmayışıdır. Zayıf ve haseni bilmek bir bakıma hadis alimlerinin tahrif ve tağyirden uzak olarak bilinen meşhur ve güvenilir kitaplarında söylediklerine bağlıdır. 1075Buna göre hadislerin sıhhati hakkında daha çok gayret safederek hüküm vermiş ilk devir alimlerinin herhangi bir şey söylemedikleri hadisler hakkında sıhhat hükmü vermeye imkan görülemez; zira böyle bir hadis hakkında onların sıhhat hükmü vermemelerinin bir sebebi olmalıdır. Kaldı ki onun sahih görmedikleri de söylenebilir. Görselerdi elbette sıhhat hükmünü verirlerdi.
en-Nevevî, İbnu's-Salâh'in bu görüşünü mutlak olarak kabul etmez. Ona göre hadis ilminde ileri dereceleri almış, sağlam bilgi sahibi bir alimin sıhhati hakkında daha önce herhangi bir hüküm verilmemiş hadise sırf isnadına bakarak sahihtir demesi caizdir. 1076Nitekim bazı âlimler kendi bilgilerine dayanarak daha önce hakkında sahih hükmü verilmeyen kimi hadislerin sıhhatine hükmetmişlerdir. İbn Hacer de aynı kanaattedir. Ona göre de sünen ve müsned türü kitaplarda bulunan bir hadis, musannifi sahih olduğunu söylemese bile, isnadında sıhhat şartlan mevcut olduğu, itkan sahibi ve dikkatli muhaddislerin gözüne ilişen bir illeti bulunmadığı sürece sıhhatine hükmetmek imkansız değildir. Şu var ki bu gibi hadislerin farkına varılamamış illetleri bulunma ihtimali vardır. Onun için ihtiyata uygun olarak böyle hadisler hakkında hüküm verirken ?bu hadis sahihtir? diyerecek yerde ?sahihu'l-îsnaddır? denmelidir. Bazı âlimler böyle hadisler hakkında sahîhun inşa'allah demişlerdir. 1077(Bk.Sahihun İnşaallah).
Hadisin sıhhatine hükmetmek önemli bir konudur ve öncelikle sıhhat şartlarını taşımasına bağlıdır. Bundan başka sahih olduğu esas itibariyle kabul edilmiş bir kitapta yer alması da sıhhat hükmü vermeye kafi görülmüştür.
Bir hadis cüzü veya kitabı içinde bulunan, es-Sahîhândan birinde olmayan ve hadis imamlarından biri tarafından hakkında sıhhat hükmü verilmemiş, bununla birlikte isnadı sahih olan bir hadis görülürse o hadisin sıhhatine hükmedilip edilemeyeceği konusu ihtilaflıdır. İbnu's-Salâh, yaşadığı devirde buna hükmetmeye cesaret edilemiyeceğini, sadece isnadlara bakılarak o devirde bir hadisin sıhhatini kestirmenin güç olduğunu söylemiştir. Ona göre bunun sebebi, ricali içinde sahih için şart koşulan hıfz, dabt ve itkan'dan uzak olmakla birlikte rivayette elindeki kitaba dayanan ravi bulunmayan isnadın kalmayışıdır. Zayıf ve haseni bilmek bir bakıma hadis alimlerinin tahrif ve tağyirden uzak olarak bilinen meşhur ve güvenilir kitaplarında söylediklerine bağlıdır. 1075Buna göre hadislerin sıhhati hakkında daha çok gayret safederek hüküm vermiş ilk devir alimlerinin herhangi bir şey söylemedikleri hadisler hakkında sıhhat hükmü vermeye imkan görülemez; zira böyle bir hadis hakkında onların sıhhat hükmü vermemelerinin bir sebebi olmalıdır. Kaldı ki onun sahih görmedikleri de söylenebilir. Görselerdi elbette sıhhat hükmünü verirlerdi.
en-Nevevî, İbnu's-Salâh'in bu görüşünü mutlak olarak kabul etmez. Ona göre hadis ilminde ileri dereceleri almış, sağlam bilgi sahibi bir alimin sıhhati hakkında daha önce herhangi bir hüküm verilmemiş hadise sırf isnadına bakarak sahihtir demesi caizdir. 1076Nitekim bazı âlimler kendi bilgilerine dayanarak daha önce hakkında sahih hükmü verilmeyen kimi hadislerin sıhhatine hükmetmişlerdir. İbn Hacer de aynı kanaattedir. Ona göre de sünen ve müsned türü kitaplarda bulunan bir hadis, musannifi sahih olduğunu söylemese bile, isnadında sıhhat şartlan mevcut olduğu, itkan sahibi ve dikkatli muhaddislerin gözüne ilişen bir illeti bulunmadığı sürece sıhhatine hükmetmek imkansız değildir. Şu var ki bu gibi hadislerin farkına varılamamış illetleri bulunma ihtimali vardır. Onun için ihtiyata uygun olarak böyle hadisler hakkında hüküm verirken ?bu hadis sahihtir? diyerecek yerde ?sahihu'l-îsnaddır? denmelidir. Bazı âlimler böyle hadisler hakkında sahîhun inşa'allah demişlerdir. 1077(Bk.Sahihun İnşaallah).
---
Sıhhat ile ilgili benzer maddeler