Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Tâ`if Gazâsı
Sahih Buhari eserindeki Tâ`if Gazâsı konusu ile ilgili hadisler
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
TÂİF`İN MUHÂSARASI HAKKINDAKİ RİVÂYETLER
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: (Tâif`in muhâsarası sırasında) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem yanıma gelmişti. O sırada yanımda (kardeşim Abdullah İbn-i Ümeyye ile kölesi) Muhannes bulunuyordu. Bir de işittim ki, Muhannes, kardeşim Abdullah`a (hayâsızca) şöyle söylüyordu: Ey Abdullah! Doğru söyle! Allah yarın size Tâif`in fethini müyesser kılarsa sana gereken Gaylân`ın (şişman) kızını yakalamaktır. O kız ki (semizlikten karnı) dört büklüm karşılar, sekiz büklümle de arkaya döner! Bunun üzerine Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem: Bu makule adamlar, bir daha yanınıza sakın girmesin! buyurdu.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
TÂİF`İN MUHÂSARASI HAKKINDAKİ RİVÂYETLER
Hadis :
Rivâyete göre şöyle demiştir: Tâif seferinde Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem şehri günlerce muhâsara ettiği halde Benî Sakîf`ten hiçbir mağlûbiyet haberi gelmemişti. Bu cihetle Resûlullah (bâzı Ashâbiyle istişâre ederek): İnşâ-Allah yarın döneceğiz! diye (muhasaraya son vereceğini) orduya i`lân etmişti. Fakat bu haber mücâhidlere ağır gelerek: Tâif`i fethetmeden nasıl gideriz? diye i`tirâz ettiler. -Râvî Süfyân bir kere de: nasıl döneriz? diye rivâyet etmiştir-. Bu i`tirâz üzerine Resûl-i Ekrem: Öyle ise yarın sabah harbe hazır olun! buyurdu. Ferdâsı sabah harb başladı. (Düşman müthiş müdâfaada bulundu. Attığı ok, taş, kızgın demir çivilerle) Ashâb`dan pek çoğu yaralandı. Bunun üzerine Resûlullah: İnşâ-Allah yarın döneceğiz! buyurdu. Bu def`a bu karar onları sevindirdi. Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem de Ashâb`ın bu meserretine güldü.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
TÂİF MUHÂSARASINDA EBÛ BEKRE (RADİYA`LLÂHU ANH) MENKABESİ
Hadis :
(Sa`d İbn-i Ebî Vakkas ile Ebû Bekre hadîsinin) diğer bir rivâyet tarîkında şöyle vârid olmuştur: Bu iki râvîden birisi (Sa`d İbn-i Ebî Vakkas,) Allah yolunda iki ok atan kimsedir. Öbürüsü (Ebû Bekre) de Tâif halkı (kölelerinden müslüman olanlar) içinde Tâif kalesinin üstüne çıkmış (ve orada makara ile aşağı inmişti). Sonra Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in huzûruna gelmişti. Yine bu hadîsin diğer bir rivâyet tarîkında: Ebû Bekre Tâif`ten kaçan yirmi üç müslümanın üçüncüsü olarak Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e gelmişti, deniliyor.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN EBÛ MUSA VE BİLÂL`E MÜŞDESİ
Hadis :
Gelen rivâyete göre şöyle demiştir: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem (Tâif seferinden dönüşünde) Mekke ile Medîne arasında Ci`râne mevkiine nâzil olduğunda ben Resûlullah`ın huzûrunda bulunuyordum. Bu sırada Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e bir a`râbî geldi. Ve: - Bana verdiğin sözü hâlâ yerine getirmiyecek misin? dedi. Resûlullah: - (Ganîmet malını yakında taksîm edeceğimi, biraz sabredersen sevab kazanacağını) sana müjdelerim! buyurdu. Bedevî arab: - Bu müjdeleri bana vere vere çoğalttın, dedi. Bunun üzerine Resûlullah asabîleşen bir kimse hey`etinde Ebû Mûsa ile Bilâl`e dönerek: Bu bedevî verdiğim müjdemi reddetti, siz kabûl ediniz! buyurdu. Ebû Mûsâ ile Bilâl de: Kabûl ettik! dediler. Sonra Resûlullah içi su dolu bir bardak, bir kap istedi. Bu kap içinde ellerini ve yüzünü yıkadı. (Ağzındaki bir miktar suyu da) buna ilâve etti. Sonra Ebû Mûsa ile Bilâl`e: Bu sudan içiniz ve yüzünüze, göğsünüze sürünüz! Size müjde veririm, buyurdu. Ebû Mûsâ ile Bilâl de su kabını aldılar. Ve Resûlullah`ın emri vechile yaptılar. Resûlullah`ın kadını Ümm-i Seleme perde arkasından: - Oğullarım, o sudan ananıza da ikrâm ediniz! diye seslendi. Onlar da ondan bir miktar Ümm-i Seleme`ye ikrâm ettiler.
Sıra :