Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Tevbe-İstiğfar
Sahih Buhari eserindeki Tevbe-İstiğfar konusu ile ilgili hadisler
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN GÜNDE YETMİŞTEN ZİYÂDE İSTİĞFAR BUYURMALARI
Hadis :
Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem`in: "Vallahi ben Allah`a günde yetmiş def`adan çok muhakkak istiğfâr ve tevbe ederdim!" buyurduğunu işittim, dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
ABDULLÂH İBN-İ MES`ÛD VE KUDRET-İ EDEBİYESİNİ İFÂDE EDEN BİR RİVÂYETİ
Hadis :
(Tâbi`î büyüklerinden Hâris İbn-i Süveyd) iki hadîs rivâyet etmiştir. Bunun birisi Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem`den, öbürüsü İbn-i Mes`ûd (şahsî bir mütâlea olarak) der ki: Mü`min kişi (irfan nûriyle) günahlarını (hayâlinde büyüterek) şöyle görür: Gûyâ o mü`min bir dağın eteğinde oturuyor ve dağın üzerine çökmesinden Korkuyor. Fâcir kişi de günahlarını, burnunun üstüne konan bir sinek gibi sanır. Râvî (İbn-i Şihâb) der ki: Bu hadîsi bana şeyhin eli burnunun üstünde olarak rivâyet etti. Sonra İbn-i Mes`ûd (Resûlu`llah Salla`llahu aleyhi ve sellem`den rivâyet ederek) der ki: Allah kulunun tevbesinden şu kişinin ferâhından çok ferahlanır ki (seferber bir halde olan) bu kişi, yanında devesi, üstünde suyu, azığı olduğun halde varıp sahrâda korkunç bir yere inmiş, başını yere koyarak hafif bir uyku uyumuştu. Uyanınca devesinin başını alıp gittiğini anladı. (Adamcağız devesini aramağa çıktı). Harâret, susuzluk, yâhut Allah`ın dilediği ıztırab adamcağızın üzerinde şiddetle icrâ-yı te`sîr edince (kendi kendisine) eski yerime olsun döneyim, diye dönüp geldi. Az bir uyku kestirip sonra başını kaldırınca devesini yanında buldu.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
HAZRET-İ PEYGAMBER YATARKEN ETTİĞİ DU`ÂLAR HAKKINDA HUZEYFE, BERÂ`, İBN-İ ABBÂS, EBÛ HÜREYRE RADİYA`LLÂHU ANHÜM RİVÂYETLERİ
Hadis :
Rivâyete göre, Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Sakın sizin biriniz: Allah`ım! Dilersen beni mağfiret eyle; Allah`ım! Dilersen bana merhamet eyle, diye du`â etmesin! Azim ve kat`iyyetle, kesin olarak (Yâ Rab! Beni afvet, bana merhamet et, diye) du`â etsin! Çünkü Allah`ı icbâr eden (hiç bir kuvvet) yoktur.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Baslik :
ALLÂHU TEÂLÂ`NIN MAĞFİRETİNİN GENİŞLİĞİ`NE DAİR EBÛ HÜREYRE RADİYA`LLÂHU ANH HADÎSİ
Hadis :
Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğunu işittim, dediği rivâyet olunmuştur: Bir kula (bilmiyerek) bir günâh isâbet edip veyâ bir günâh işleyip de: - Yâ Rab! Ben (bilerek) bir günâh işledim, yâhut (bilmiyerek) ben bir günâhla musâb oldum, kusûrumu afv ü mağfiret eyle! Diye (günâhını i`tirâf ve) niyâz ederse, o kulun Rabbi: - Demek ki, kulum, (dilerse) günâhımı afvedecek, (dilerse) cezâlandıracak muhakkak bir Rabbi olduğunu bildi. Şu halde ben de kulumu mağfiret ettim, buyurur. Sonra bu kul Allah`ın dilediği kadar bir zaman (günâhsız) yaşar. Sonra bir günâh daha isâbet edip veyâ bir günâh işleyip de: - Yâ Rabbî! Ben (bilerek) bir günâh işledim, yâhut (bilmiyerek) bir günâhla musâb oldum. Kusûrumu afv ü mağfiret eyle, diye niyâz ederse, o kulun Rabbi: - Demek ki, kulum, günâhını affedecek veyâ cezâlandıracak bir Rabbi bulunduğunu gereği gibi bildi, şu halde ben de bu kulumu mağfiret ettim, buyurur. Sonra bu kul Allah`ın dilediği kadar bir zaman günâhsız yaşar. Sonra bir günâh isâbet edip veyâ bir günâh işleyip de: - Yâ Rab! Ben bir günâh işledim veyâ bir günâhla musâb oldum, kusûrumu afv ü mağfiret eyle, diye Allah`a yalvarırsa, o kulun Rabbi: - Demek ki, kulum, günâhımı affedecek veyâ cezâlandıracak bir Rabbi olduğunu bildi, ben de üç def`a kendisini afv ü mağfiret ettim. Artık (günâh işlediğinde tevbe etmesini bilen) bu kulum dilediği işi işlesin, buyurur.
Sıra :