Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Abdullâh b. Amr b. Âs
Abdullâh b. Amr b. Âs - Sahih Buhari kitabındaki rivayet ettiği hadisi şerifler listesi
Fasil :
Ravi :
Baslik :
SAVM-İ DÂVUD`A DÂİR ABDULLÂH İBN-İ AMR HADÎSİ
Hadis :
(İbâdette iltizâm-i şiddet ettiğine dâir bir) hadîsi geçmişti. Bu rivâyette ise, Abdullah yaşlanıp da evvelki gibi ibâdette salâbet güç gelmeğe başlayınca: "Ne olurdu Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in bahşettiği müsâadeyi kabûl etmiş olsaydım" dediği bildirilmiştir. Yine Abdullah İbn-i Amr`den bir rivâyette, Müşârün-ileyh: - Resûlullah, savm-i Dâvud`ı (bana) hikâye etti de: "Dâvud (düşmandan) kaçmazdı" buyurdu. Ben de: - Yâ Resûla`llah! Bana düşmandan kaçmamak hasletini kim te`mîn eder? diye sordum. (Resûl-i Ekrem: - O bir ihsân-ı ilâhîdir, buyurdu). Râvî (Atâ` İbn-i Ebî Rebâh) diyor ki: Sonra Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem iki kere: - Dâimâ oruç tutan kimse oruç tutmamıştır, buyurdu.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN TEVRAT`TAKİ EVSÂF-I ÂLİYESİNE DÂİR ABDULLÂH İBN-İ AMR İBN-İ ÂS`IN ÂLİMÂNE BİR RİVÂYETİ.. VE TEVRAT ÂYETİNİN KUR`ÂN ÂYETLERİYLE TEFSÎRİ
Hadis :
Rivâyet olunduğuna göre, müşârün-ileyhe Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in Tevrat`ta (muharrer) olan alâmetinden soruldu da Abdullah İbn-i Amr (müekked olarak şöyle) cevab verdi: - Evet, Vallahi Resûlullah, Kur`an`daki bâzı sıfatiyle Tevrat`ta tavsif buyurulmuştur ki, bu muhakkaktır; (ve şöyledir:) Ey azîz Peygamber! Şübhesiz biz seni (Hakka) şâhid, (mü`minlere) beşîr, (münkirlere) nezîr, âcizlere mahmî gönderdik. Sen, elbette benim kulum ve Peygamberimsin!. Sana ben "Mütevekkil" adını verdim. Bu Peygamber, kötü huylu, katı kalbli, çarşılarda çağırkan değildir. O, kötülüğe kötülükle mukabele etmez, belki onu afvile, mağfiretle karşılar. Allah (şirke) sapan kavm (-i Arab) ı bu Peygamber (in irşâdiy) le "Lâ ilâhe illa`llah" diyerek (kıble-yi tevhîde) doğrultmadıkça onun rûhun kabzetmiyecektir. Allah, kör gözleri, sağır kulakları, kapalı gönülleri bu (kelime) nin (sehhar te`sîriy)le açacaktır.
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in: Kim ki, malı (nı muhâfaza) uğrunda katl olunursa o şehiddir, buyurduğunu işittim, dediği rivâyet edilmiştir.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBERİMİZİN KIRK HASENE VARDIR Kİ, KİŞİ BUNLARDAN BİRİSİNİ İŞLERSE, ALLAH ONU CENNET`E KOR. BU KIRK HASENENİN A`LÂSI DA SAĞMAL, SÜTLÜ DAVAR MENÎHASIDIR, BUYURDUĞUNA DÂİR İBN-İ ÖMER HADÎSİ
Hadis :
Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: Kırk hasene vardır ki, bunların en a`lâsı sağımlı ve sütlü keçi menîha ve hediyesidir. Hayır-perverlerden bir kişi bu kırk haseneden birisini -onun sevâbını umarak, va`d olunan ecrini tasdîk ederek- işlemez, illâ o kimseyi Allah, bu hasene sebebiyle Cennet`e idhâl eder.
Sıra :
Konu :
Ravi :
Baslik :
FARZ CİHÂDIN ANA BABA RIZÂSINA TEKADDÜMÜ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: bir kere Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e bir kişi geldi de ondan cihâd (a gitmesi) husûsunda izin istedi. Resûlullah da: - Anan, baban sağ mıdır? diye sordu. O: - Evet! diye tasdîk etti. Resûlullah: - Şu halde sen (ibtidâ) onların rızâsına çalış! buyurdu.
Sıra :
Konu :
Ravi :
Baslik :
GANÎMET VE DEVLET MALINA HIYÂNET EDENLERİN CEZÂLARI. BU HUSÛSA DÂİR EBÛ HÜREYRE HADÎSİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in (yol) ağırlığı (eşyâsı) üzerinde bekçi (siyâhî) bir kişi vardı. Ona Kerkere denilir. (Bu siyâhî kişi harb edilirken de Peygamber`in binidini tutardı). Kerkere (günün birinde) öldü. Ölünce de Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem: Bu adam cehennemdedir! buyurdu. Ashab, (acabâ neden ki? diye) bakmağa gittiler. Onun (terikesinde) ganîmet malından çalınmış bir aba buldular.
Sıra :
Ravi :
Baslik :
BİR MÜSLÜMANIN MUÂHİDİ ÖLDÜRMESİNİN CEZÂSI CENNET`TEN MAHRÛMİYETTİR
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Her hangi (mü`min) bir kişi Muâhit ve (Haracgüzâr) bir Zimmîyi (haksız yere) öldürürse, o kişi Cennet kokusu kokamaz. Halbuki (kebâirden kaçınan öbür mü`minler) Cennet kokusunu kırk yıllık mesâfeden duyar.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN SÖYLEMEDİĞİ BİR SÖZÜ SÖYLEDİ DİYE BİLE BİLE YALAN İSNÂDININ FENÂLIĞI VE CEZÂSI HAKKINDA ABDULLÂH İBN-İ ÖMER HADÎSİ
Hadis :
Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Benim tarafımdan (teblîğ edilen Kur`an`dan) bir âyet olsun (halka) ulaştırınız, (öğretiniz!) Benî İsrâil (in ibretli kıssaların) dan da haber verebilirsiniz!. Bun(u haber vermek) de beis yoktur. Her kim de (benim söylemediğim bir şey`i söyledi diye) bile bile bana yalan isnâd ederse, o da Cehennem`deki yerini hazırlasın!
Sıra :
Ravi :
Baslik :
PEYGAMBERİMİZ HER HÂL VE HAREKETİNDE TAŞKINLIK YAPACAK SECİYEDE DEĞİLDİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem sözünde, fiil ve hareketinde taşkınlık yapacak seciyyede değildi. Taşkınlık da yapmış değildir. Abdullah, herkese: İyi biliniz ki, sizin en güzel huylunuz, en hayırlı olanınızdır, derdi.
Sıra :
Ravi :
Baslik :
KUR`ÂN`I EN GÜZEL OKUYANLARDAN OLDUĞU
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Ben Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in Kur`ân okumayı dört kişiden iste(yip al)ınız! buyurduğunu işittim: Abdullah İbn-i Mes`ûd`dan -Resûlullah isimleri saymağa İbn-i Mes`ûd`dan başladı- Ebû Huzeyfe`nin kölesi Sâlim`den, Übey İbn-i Kâ`b`dan, Muâz İbn-i Cebel`den.
Sıra :