Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Sahih Buhari konuları
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Biz Hz. Peygamber (sav)`le birlikte gazveye çıkmıştık. Savaş sonunda elde ettiğimiz ganimetler arasında müşriklerin kap-kacak ve su kapları da vardı. Biz bunları kullanıyorduk. Resulullah (sav) hiç bir zaman niye kullanıyorsunuz diye ayıplamadı."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Ben Hz. Peygamber (sav)`e "Ey Allah`ın Resulü, biz Ehli Kitab`ın yaşadığı bir yerdeyiz. Onların kap kacaklarından yiyip içebilir miyiz? diye sordum. Dedi ki: "Onlarınkinden başka kap-kacak bulabilirseniz onlarınkinden yemeyin. Başka birşey bulamazsanız onları yıkadıktan sonra kullanın." (Tirmizi hadisin sahih olduğunu söyledi. Metin Tirmizi`deki metindir)
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ömer (sav) sıcak su ile ve bir Hıristiyan kadının evinde onun su kabıyla abdest aldı. (Bu rivayeti Rezin tahric etti. Derim ki: Bunu Buhari bab başlığı olarak kaydetmiştir. Doğrusunu Allah bilir.)
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Peygamber (sav) birgün yere çubukla, kare biçiminde bir şekil çizdi. Sonra, bunun ortasına bir hat çekti, onun dışında da bir hat çizdi. Sonra bu hattın ortasından itibaren bu ortadaki hatta istinad eden bir kısım küçük çizgiler attı. Resulullah (sav) bu çizdiklerini şöyle açıkladı: Şu çizgi insandır. Şu onu saran kare çizgisi de eceldir. Şu dışarı uzanan çizgi de onun emelidir. (Bu emel çizgisini kesen) şu küçük çizgiler de musibetlerdir. Bu musibet oku yolunu şaşırarak insana değmese bile, diğer biri değer. Bu da değmezse ecel oku değer.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) yere bir çizgi çizdi ve: "Bu insanı temsil eder" buyurdu. Sonra bunun yanına ikinci bir çizgi daha çizerek: "Bu da ecelini temsil eder" buyurdu. Ondan daha uzağa bir çizgi daha çizdikten sonra "Bu da emeldir" dedi ve ilave etti: "İşte insan daha böyle iken (yani emeline kavuşmadan) ona daha yakın olan (eceli) ansızın geliverir."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) omuzumdan tuttu ve: "Sen dünyada bir garib veya bir yolcu gibi ol" buyurdu. İbnu Ömer (radıyallahu anh) hazretleri şöyle diyordu: "Akşama erdinmi, sabahı bekleme, sabaha erdinmi akşamı bekleme. Sağlıklı olduğun sırada hastalık halin için hazırlık yap. Hayatta iken de ölüm için hazırlık yap." (Tirmizi`nin rivayetinde, "yolcu gibi ol sözünden sonra şu ziyade var: "Kendini kabir ehlinden added.")
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) elindeki iki çakıl(dan birini yakına, diğerini uzağa) atarak: "Şu ve şu neye delalet ediyor biliyor musunuz?" dedi. Cemaat: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dediler. Buyurdu ki: "Şu (uzağa düşen) emeldir, bu (yakına düşen) de eceldir. (Kişi emeline ulaşmak için gayret ederken ulaşmadan oluverir)".
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ecelini altmış yaşına kadar uzattığı kimselerden Cenab-ı Hakk, her çeşit özür ve bahaneyi kaldırmıştır." (Metin Buhari`den alınmıştır. Tirmizi`nin metni şu şekildedir: "Ümmetimin vasati ömrü 60-70 yıldır. Bunu aşabilenler azınlıkta kalacaklardır." Rezin der ki: "Çoklukla ölümün cereyan ettiği dönem 60-70 yaş arasıdır. Allah, kime ömründe 40`ına kadar mühlet verdi ise, ondan özrü kaldırmıştır.")
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Bir adam gelerek: "Ey Allah`ın Resulü iyi davranıp hoş sohbette bulunmama en ziyaade kim hak sahibidir?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav): "Annen!" diye cevap verdi. Adam: "Sonra kim?" dedi, Resulullah (sav) "Annen!" diye cevap verdi. Adam tekrar: "Sonra kim?" dedi Resulullah (sav) yine: "Annen!" diye cevap verdi. Adam tekrar sordu: "Sonra kim?" Resulullah (sav) bu dördüncüyü: "Baban!" diye cevapladı."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Ceddi bulunan Küleyb el-Hanefi (ra)`den anlattığına göre, kendisi Resulullah (sav)`a gelerek sormuştur: "Ey Allah`ın Resulü kime karşı iyilik yapayım?" Hz. Peygamber (sav) şu cevabı vermiştir: "Annene, babana, kızkardeşine, oğlan kardeşine, bunu takip eden azadlına. Bu iyiliği de, üzerine vacib olan bir hakkın ödenmesi, yani, sıla-ı rahmin yerine getirilmesi olarak yapacaksın. (Nafile, ihtiyari, hasbi bir davranış tatavvu grubuna giren bir amel olarak değil)".
Sıra :