Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Enes
Enes - Kütüb-ü Sitte kitabındaki rivayet ettiği hadisi şerifler listesi
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim bana (bir kere) salat okursa Allah da ona on salat okur ve on günahını affeder, (mertebesini) on derece yükseltir." (Yine Nesai`de Ebu Talha (ra)`dan gelen bir rivayet şöyle: "Bir gün Resulullah (sav), yüzünde bir sevinç olduğu halde geldi. Kendisine: "Yüzünüzde bir sevinç görüyoruz!" dedik. "Bana melek geldi ve şu müjdeyi verdi: "Ey Muhammed! Rabbin diyor ki: "Sana salavat okuyan herkese benim on rahmette bulunmam, selam okuyan herkese de benim on selam okumam sana (ikram olarak) yetmez mi?")
Sıra :
Ravi :
Hadis :
Dünya sevgisi her çeşit hatalı davranışların başıdır. Bir şeye olan sevgin seni kör ve sağır yapar. [Rezin ilavesidir. Beyhaki Şuabul-İman`da kaydetmiştir. Hadisin ikinci yarısı Ebu Davud`da tahric edilmiştir. (Edep 125, (5150).]
Sıra :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) bana: "Ey Enes," dedi, "insanlar yurtlar ediniyor. Bu yurtlardan biri Basra ve Busayra diye tesmiye edilmektedir. Eğer sen oraya uğrar veya ona girersen, oranın çorak (tuzlu) arazisinden, gemilerin yanaştığı limanından, çarşısından, ümerasının kapılarından sakınasın! Sana oranın güneşe açık yerlerini (dağları) tavsiye ederim. Zira orada hasf (yere batma), kazf ve zelzele olacak. Bir kavim de normal şekilde akşama erdiği halde, sabaha maymun ve hınzırlar olarak çıkacak."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ebu Bekir es-Sıddik (ra) kendisini Bahreyn`e gönderdiği zaman ona şu gelecek talimatı yazılı olarak vermiş ve altını da Resulullah (sav)`ın mührü ile mühürlemişti. Mühüre nakşedilen yazı üç satır halinde idi. Bir satırda Muhammed, bir satırda Resul, bir satırda da Allah yazılı idi. Mektup şöyle idi: "Bismillahirrahmanirrahim. Bu, Resulullah (sav)`ın müslümanlara farz kıldığı ve Allah`ın da Resulüne emretmiş olduğu zekat farizasıdır. Müslümanlardan her kimden bu, usulünce taleb edilirse, derhal vermelidir. Kimden de belirtilenden fazlası istenirse vermesin: 1) 24 ve daha aşağı miktardaki deve için koyun olarak vacib zekat, her beş devede bir koyundur. 2) 25`e ulaştı mı, 35`e kadar, dişi bir bintu mehaz (ikinci seneye basan dişi deve); eğer bintu mehaz yoksa, bir ibnu lebun (ikisine basan erkek deve). 3) 36`ya ulaştı mı 45`e kadar, bir dişi bintu lebun (üç yaşına basan dişi deve). 4) 46`ya ulaştı mı 60`a kadar, erkek devenin aşacağı bir dişi deve (Tarükatu`l-fahl). 5) 61`e ulaştı mı 75`e kadar, bir ceza`a (beş yaşına basan bir deve). 6) 70`e ulaştı mı 90`a kadar iki bintu lebun. 7) 91`e ulaştı mı 120`ye kadar, erkek devenin aşacağı iki hıkka (dördüne basan deve). 8) 120`yi aşınca, her kırk için bir bintu lebun. 9) Her 50`de, bir hıkka. 10) Sadece 4 devesi olana zekat düşmez, sahibi nafile olarak verirse o başka. 11) 5 devesi olana bir koyun düşer. 12) Koyunun zekatı saime olanlardan alınır. (Saime kırda otlatılan hayvana denir.) Saime koyun 40`a ulaştı mı 120`ye kadar, bir koyun alınır, 13) 120`yi geçti mi 200`e kadar, iki koyun alınır. 14) 200`ü geçti mi 300`e kadar, üç koyun alınır. 15) 300`ü geçti mi her yüz koyunda bir koyun alınır. 16) Adamın saime koyunları 40`tan bir eksik olsa ona zekat düşmez. Sahibi (nafile olarak) kendiliğinden verirse o başka. 17) Zekat korkusuyla, müteferriklerin araları birleştirilmez, birleşik olanlar da ayrılmazlar. 18) İki ortağın malından alınan zekatta her ikisi de adalet üzere birbirlerine müracaat ederler. 19) Zekat olarak çok yaşlı, ayıplı ve (koç, teke gibi) döl hayvanı verilmez, zekat memuru kabul ederse o başka. 20) (İki yüz dirhemlik) gümüşte, onda birin dörtte biri (yani kırkta bir miktarı) zekat vacibtir. 21) Gümüş miktarı 190 dirhemse, 200 dirhemden az olursa zekat yoktur. Sahibi verirse o başka. 22) Kimin deve sayışı, zekat olarak bir ceza`a vermeyi gerektiren miktarı bulur ve fakat sürüsünde ceza`a olmaz da hıkka olursa, bu kimseden hıkka kabul edilir ve buna, adama kolay geldiği takdirde iki koyun eklenir veya yirmi dirhem eklenir. 23) Kimin zekat olarak hıkka vermesi gerekir ve fakat sürüsünde hıkka olmaz ceza`a olursa, adamdan ceza`a kabul edilir, zekat memuru ona yirmi dirhem veya iki koyun verir. 24) Kimin zekat olarak hıkka vermesi gerekir, fakat sürüde hıkka değil bintu lebun olursa adamdan bintu lebun kabul edilir, kendisine iki koyun veya yirmi dirhem verilir. 25) Kimin zekat olarak bintu lebun vermesi gerekir, ancak bintu lebun`u yok, hıkka`sı varsa kendisinden hıkka kabul edilir, zekat memuru kendisine ayrıca yirmi dirhem veya iki koyun öder. 26) Kimin zekat olarak bintu lebun ödemesi gerekir, fakat bintu lebun`u olmaz, bintu mehaz`ı olursa, ondan bintu mehaz kabul edilir, ancak yirmi dirhem veya iki koyun daha verir. 27) Kimin zekat olarak bintu mehaz vermesi gerekir, fakat bintu mehaz`ı olmaz, bintu lebun`u olursa kendisinden bintu lebun kabul edilir, zekat memuru yirmi dirhem veya iki koyun verir. 28) Eğer adamın münasip şekilde bintu mehazı yoksa, ibnu lebun`u varsa, bu ondan kabul edilir, beraberinde bir ödeme gerekmez."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Zekatta haddi aşan, vermeyen gibidir."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Berire (ra)`ye tasadduk edilen bir etten Resulullah`a ikram edilmişti. (Etin menşeini öğrenen Resulullah: "Bu ona sadakadır, bize ise hediyedir buyurdu."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) şöyle dua etmişti: "Allah`ım, beni miskin olarak yaşat, miskin olarak ruhumu kabzet, kıyamet günü de miskinler zümresiyle birlikte haşret." Hz. Aişe (ra) atılarak sordu: "Niçin ey Allah`ın Resulü?" "Çünkü," dedi, "onlar cennete, zenginlerden kırk bahar önce girecekler. Ey Aişe! Fakirleri sev ve onları (rivayet meclisine) yaklaştır, ta ki Kıyamet günü Allah da sana yaklaşsın." [Diğer bir hadiste: "Beşyüz yıl" tabiri vardır, iki hadis şöyle cem`edilir: "Kırktan maksad hırs sahibi fakirin, hırs sahibi zenginden öne geçeceği müddettir. Beşyüzden maksad, zahid fakirin hırslı zenginden önce gireceği müddettir. Böylece hırs sahibi fakir, zahid fakirin yirmibeş derece üstünlüğüne nazaran iki derecelik bir üstünlüğe sahiptir. Bu kırkın beşyüze nisbetidir. Bu ve benzeri takdirler Resulullah`ın lisanında mücazefe veya tesadüfi olarak cereyan etmez. Bilakis idrak ettiği bir sır veya ilminin ihata ettiği bir nisbet sebebiyle söylenmiştir. Zira o hevadan konuşmaz]
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki, Allah hakkında benim korkutulduğum kadar kimse korkutulmamıştır. Allah yolunda bana çektirilen eziyet kadar kimseye eziyet çektirilmemiştir. Zaman olmuştur otuz gün ve otuz gecelik bir ay boyu, Bilal ile benim yiyeceğim, Bilal`in koltuğunun altına sıkışacak miktarı geçmemiştir." (Tirmizi, hadisin sahih olduğunu belirtir ve ilave eder: "Bu durum Resulullah (sav)`ın (amcası Ebu Talib öldüğü zaman, Taifte yeni bir hami bulmak ümidiyle, müşriklerden) kaçarak Hz. Bilal (ra)`le Mekke`den çıktığı zamanla ilgilidir.")
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`a arpa ekmeği ile kokusu değişmiş erimiş yağ getirmiştim. (Bir seferinde) şöyle söylediğini işittim: "Muhammed ailesinde, dokuz kadın bulunduğu bir zamanda, ne bir sa` hurma, ne de bir sa` hububat gecelememiştir."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) (iran Kisrasına göndermek için) bir mektub yazmıştı. Kendisine: "Onlar mühürlü olmayan mektubu okumazlar" denildi. Bunun üzerine gümüş bir mühür yaptırdı. Üzerine Muhammed Resulullah cümlesini kazdırdı. Cemaate de: "Ben bir mühür yaptırdım. Üzerine Muhammed Resulullah kazdırdım, kimse bunu yüzüğüne kazdırmasın" buyurdu. (Bir rivayette şöyle gelmiştir: "Resulullah (sav) sağ (eli) ne gümüş bir yüzük taktı. Kaşı Habeşi idi. Karşı avucunun içine geliyordu.)
Sıra :