Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
İhram Ve Haramları
Kütüb-ü Sitte eserindeki İhram Ve Haramları konusu ile ilgili hadisler
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Biz (kadınlar) ihramlı olarak Resulullah (sav)`la beraber iken, binekliler bize uğrardı. Onlar tam hizamıza gelince, herbirimiz cilbabını başından yüzünün üzerine sarkıtıverirdi. Bizi geçtiler mi tekrar kaldırırdık."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Biz, bir kısım kadınlar, ihramlı iken, yanımızda Esma Bintu Ebi Bekr (ra) olduğu halde, yüzlerimizi sıkıca örtüyorduk."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`a, ihrama gir(ece)ği zaman (ihramı için), keza ihramdan çıktığı zaman da Kabe`yi tavaftan önce hıll`i için, içinde misk bulunan sürünme maddesini şu iki elimle sürdüm."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Hadis :
Bir diğer rivayette şöyle gelmiştir: "Önce koku sürünüp sonra ihrama giren kimse hakkında soruldu. Şu cevabı verdi: "Ben (tib sürünerek) ihrama girip koku neşretmeyi sevmem. Katrana bulanmam bunu yapmaktan daha iyidir." Hz. Aişe (ra)`ye, İbnu Ömer`in, bu sözü haber verilince: "Ben, Resulullah (sav)`a ihrama (gireceği) sırada tib sürdüm. Bu halde hanımlarına uğradı. Sonra da ihrama girdi, koku neşrediyordu" dedi.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav), ihrama girmeyi arzu ettiği zaman bulabildiği en güzel yağla yağlanırdı. Öyle ki, yağın parlaklığını başında ve sakalında görürdüm.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Ben, Resulullah (sav)`a, ihrama gireceği zaman ihramı için, şeytan taşlamasını yaptıktan sonra ve Beytullah`a yapacağı tavaf (-ı ziyaretten önce ihramdan çıkınca da hıil`i (ihramsız hali) için tib`ini sürdüm."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Bir diğer rivayette şöyle denir: "Resulullah`ın tib`i (sürdüğü koku) sizin şu tib`inize benzemez." Yani (sizin kullandığınız tib), uzun müddet koku neşretmeye devam etmez, demektir.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Biz Resulullah (sav) ile (hacc ve umre için ihrama girip) Mekke`ye giderdik. İhram sırasında alınlarımıza sükk denen bir tib sürerdik. Birimiz terleyecek olsa, yüzüne akardı. Resulullah (sav) bunu gördüğü halde (bize) onu(n sürülmesini) yasaklamazdı.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Salt İbnu Zübeyd (ra), ailesinin bazı fertlerinden naklen şunu rivayet etmiştir: "Hz. Ömer (ra) Şecere nam mevkide iken, bir tib kokusu hissetti. "Bu koku kimden geliyor?" diye sordu: Kesir İbnu`s-Salt: "Bendendir, (saçımın dağılmaması için) süründüm ve tıraş olmamaya karar verdim" dedi. Hz. Ömer (ra): "Su birikintilerinden birine git, başını koku gidinceye kadar ovuştur!" diye emretti. Kesir İbnu`s-Salt öyle yaptı."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Ömer (ra), bir tib kokusu hissetmişti. "Bu koku kimden?" diye sordu. Muaviye İbnu Ebi Süfyan (ra): "Ey mü`minlerin emiri! Bendendir!" diye cevap verdi. (Hz. Ömer kızgın bir eda ile): "Allah Allah! Senden mi?" diye çıkıştı. Hz. Muaviye: "Bana Ümmü Habibe sürdü, ey mü`minlerin emiri!" (diye özür) beyan etti. Hz. Ömer: "Allah aşkına geri dön ve şu sürdüğün şeyi yıka!" diye emretti.
Sıra :