Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
FEZAİL BÖLÜMÜ
Kütüb-ü Sitte eserindeki FEZAİL BÖLÜMÜ fasılı ile ilgili konular ve hadisler
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) üç kabileye ikrah eder halde vefat etti: Sakif, Beni Hanife, Beni Ümeyye.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) bana: "Bana buğzetme, dinini terketmiş olursun!" buyurdular. Ben: "Ey Allah`ın Resulü, ben size nasıl buğzederim? Allah hidayeti bana sizin elinizden ulaştırdı" dedim. "Araba buğzedersin, böylece bana buğzetmiş olursun" buyurdular.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim Arab`ı aldatırsa şefaatime giremez ve sevgim de ona ulaşmaz."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) Cum`a süresini tilavet buyurdu: "Onlardan diğer bir grup gönderdi ki (faziletçe) birincilere yetişememişlerdir" (Cum`a 3) ayetine gelince, bir sahabe: "Ey Allah`ın Resulü! Bize kavuşamayacak olan bunlar kimlerdir?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam elini Selman (ra)`ın üzerine koyarak: "Ruhumu kudret elinde tutan Zat-ı Zülcelal`e yemin olsun, eğer iman Süreyya yıldızında olsaydı, ona, bunun kavminden bazı kimseler yine de ulaşacaklardır -Bir diğer rivayette: "Fars`tan bazı kimseler"- buyurdu.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`ın yanında Acemler zikredilmişti, şöyle buyurdular: "Ben onlara -veya bazılarına- sizden -veya bazınızdan- daha çok güven duyuyorum!"
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`ı işittim, diyordu ki: "Rumlar insanların ekserisi olduğu bir sırada Kıyamet kopar" (Bunu işiten) Amr İbnul-As (ra) atılarak: "Söylediğine dikkat et!" dedi. Müstevrid: "Ben Resulullah (sav)`dan işittiğimi söylüyorum!" diye te`yid etti. Amr: "Sen bunu söylersen (bil ki) onlarda dört haslet vardı: Fitne sırasında, insanların en halimidirler. Musibete uğrayınca da onu en çabuk atlatanıdırlar. Kaçtıktan sonra geri dönmede insanların en çabuğudurlar. Miskin, yetim ve zayıflara en hayırlı olanlarıdır. Beşinci olarak hoş ve güzel bir hasletleri de kralların zulümlerine en fazla karşı koyan kimseler olmalarıdır."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ömer (ra)`e Yemenlilerin takviye kuvveti geldikçe her defasında onlara: "Aranızda Üveys İbnu Amir var mı?" diye sorardı. Nihayet Üveys İbnu Amir`e rastladı. Aralarında şu konuşma geçti: "Sen Üveys İbnu Amir misin?" "Evet!" "Murad`dan, sonra da Karan`dan?" "Evet!" "Sende alaca hastalığı vardı, bir dirhem kadar bir yer hariç tamamını atlattın, deği mi?" "Evet!" "Senin bir annen olacak?" "Evet!" "Ben Resulullah (sav)`ı işittim. Şöyle diyordu: "Size, önce Muradi sonra da Karani olan Üveys İbnu Amir, Yemen imdat kuvvetiyle gelecek. Onun alaca hastalığı vardı, dirhem kadar yer hariç atlattı. Onun bir annesi var. O annesine karşı saygılıdır. O, (bir şey için) yemin edecek olsa Allah (dilediğini yerine getirmek suretiyle) onun yeminden halas eder. Eğer ondan kendin için istiğfar talep edebilirsen et. Benim için istiğfar ediver" dedi. O da istiğfar ediverdi. Bunun üzerine Hz. Ömer ona: "Nereye gidiyorsun?" diye sordu. "Kufe`ye!" "Senin için valisine mektup yazayım mı?" "Ben (hususi muamele istemem, herkesle bir olmayı), avamdan biri olmayı tercih ederim." Ravi der ki: "Müteakip sene Kufe`nin eşrafından biri hacc yaptı ve Ömer`le karşılaştı. Ona Üveys rahimehullah`ı sordu. "Ben onu," dedi, "evi perişan, eşyası az bir halde bıraktım!" Hz. Ömer, Resulullah (sav)`ı işittiğini ona da söyledi. Adam hacc`dan dönünce Üveys`e geldi ve: "Benim için istiğfar ediver!" dedi. Sen hayırlı bir seferden yeni döndün, sen benim için istiğfar et" dedi ve: "Ömer`e mi rastladın?" diye sordu. "Evet!" dedi. Bunun üzerine Üveys ona da istiğfarda bulundu. Böylece halk onun ne olduğunu anladı. Bir müddet sonra da (Kufe`yi terkedip) geri gitti, (rahimehullah)."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Necaşi (ra) öldüğü zaman biz onun kabrinin üzerinde uzun müddet bir nur görüldüğünü konuşurduk.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`ı anlatarak der ki: "Aleyhissalatu vesselam, Zeyd İbnu Amr İbnu Nüfeyl`e Beldah`ın aşağı kısmında rastladı. Bu karşılaşma, Aleyhissalatu vesselam`a hünez vahiy gelmeye başlamazdan önce idi. Resulullah (sav)`a bir sofra ikram edildi, sofrada et de vardı. Aleyhissalatu vesselam sofradan yemekten kaçındı ve onu Zeyd`e sundu. O da yemekten kaçındı. Sonra Zeyd şunları söyledi: "Ben sizin putlarınıza kestiğiniz etten yemem. Ben sadece Allah`ın ismi zikredilerek kesilenden yerim." Zeyd, Kureyş`i kestikleri sebebiyle ayıplar ve şöyle derdi: "Koyunu Allah yarattı. Onun için gökten yağmur indirdi, yerden de bitki çıkardı. Ama siz onu Allah`ın ismini zikretmeden kesiyorsunuz." Böylece, Zeyd onların bu davranışlarının münker olduğunu ortaya koyuyordu."
Sıra :
Fasil :
Hadis :
Bir başka rivayette ise şöyle gelmiştir: "Zeyd İbnu Amr İbnu Nüfeyl hakiki dini sorup, ona tabi olmak üzere [Varaka İbnu Nevfel ile birlikte] Şam`a gitti. Orada bir yahudi alimine rastladı. Ona dinleri hakkında sordu ve: "Belki de dininize gireceğim, (bana onu tanıtın)!" dedi. Yahudi: "Sen, Allah`ın gadabından nasibini almadıkça bizim dine giremezsin!" diye cevap verdi. Zeyd: "Ben Allah`ın gadabından kaçarak buralara geldim, (gadap değil, rıza ve rahmet arıyorum), elimden geldiğince, Allah`ın gadabından herhangi bir pay almaya asla niyetim yok. Sen bana bir başkasını göster (de ona gideyim)!" der. Yahudi alim: "Ben haniflikten başka bir şeyi tanımıyorum!" cevabını verir. Zeyd: "Haniflik nedir?" der. Yahudi alim açıklar: "Hz. İbrahim aleyhisselam`ın dinidir. O, ne yahudi ne de hıristiyandı, Allah`tan başka bir şeye tapmıyordu." Zeyd onun yanından çıkınca hıristiyan alimlerden biriyle karşılaşır. Ona da aynı şeyleri söyler. O da: "Sen Allah`ın lanetinden nasibini almadıkça bizim dinimize giremezsin!" der. Zeyd ona da: "Ben zaten Allah`ın lanetinden kaçarak bu diyarlara geldim. Elimden geldiğince, ebediyyen Allah`ın lanetinden bir şey yüklenmeyeceğim. Sen bana bir başkasını gösterebilir misin?" der. O alim de: "Hayır ben haniflikten başka bir şey bilmem!" cevabım verir. Zeyd ona da: "Haniflik nedir?" diye sorar. Alim: "Hz. İbrahim aleyhisselam`ın dinidir. O ne yahudi ne de hıristiyandı, o sadece Allah`a tapardı" cevabını verir. Zeyd onların Hz. İbrahim hakkındaki sözlerini işitince, oradan ayrılır. Dışarı çıkınca ellerini kaldırıp: "Allahım, seni şahid kılıyorum: Ben İbrahim aleyhisselam`ın dini üzereyim!" der."
Sıra :