Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
PEYGAMBERLİK BÖLÜMÜ
Kütüb-ü Sitte eserindeki PEYGAMBERLİK BÖLÜMÜ fasılı ile ilgili konular ve hadisler
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`a Mekke`de idim. Beraberce bir tarafına gitmiştik. O`nun karşısına çıkan her ağaç, her dağ O`na selam veriyor ve: "Allah`ın selamı üzerine olsun ey Allah`ın Resulü!" diyordu.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Mekke`de bir taş var, peygamberlik geldiği zaman günler boyu bana selam verdi, şu anda o taşı biliyorum."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Bir bedevi gelerek Aleyhissalatu vesselam`a: Senin Allah elçisi olduğunu ne ile bileyim?" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Hurma ağacından şu salkımı çağırmamla. O benim Allah`ın elçisi olduğuma şehadet eder!" dedi ve onu çağırdı. Salkım, ağaçtan inmeye başladı. Resulullah (sav)`ın yanına düştü ve: "Selam senin üzerine olsun ey Allah`ın Resulü!" dedi. Sonra Aleyhissalatu vesselam ona; "Haydi yerine dön!" emrettiler. Salkım, yerine döndü ve eski yerine kaynadı. Bedevi (bu manzara karşısında) Müslüman oldu."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Babam merhumu dinledim. Diyordu ki: "Mesruk`a sordum: "Kur`an dinledikleri gece, cinleri(n geldiğini) Resulullah (sav)`a kim haber verdi?" Bana şu cevabı verdi: "Baban, yani İbnu Mes`ud bana bildirdi ki: "Onların yani cinlerin geldiğini bir ağaç haber verdi."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) bir hurma kütüğüne dayanarak hitapta bulun(ur)du. (Duyulan ihtiyaç üzerine) ona bir minber yaptılar, onun üzerinde hutbe vermeye başladı. Hurma kütüğü (Aleyhissalatu vesselam`ın kendisini terketmesi üzerine) bir deve inleyişi gibi inleyip ağlamaya başladı. Bunun üzerine Resulullah (sav) minberden inip kütüğü meshedip okşadı. Kütük inlemeyi bırakıp sükunet buldu.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`ı ikindi namazının vakti girince gördüm. Halk abdest alacak su arıyordu, bulamadılar. Resulullah (sav)`a abdest suyu getirildi. Hemen elini içine koydu ve halka ondan abdest almalarını emretti. Enes der ki: "Ben suyun parmaklarının altından kaynadığını gördüm. Halk en sonuncuya varıncaya kadar abdestini aldı."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Hudeybiye günü, halk usandı, Aleyhissalatu vesselam`a geldiler. Resulullah`ın önünde deriden mamul bir su kabı vardı, abdest aldı. Halk ona doğru sokuldu. Bunun üzerine: "Neyiniz var?" diye sordu. "Yanımızda abdest almaya ve içmeye önünüzdekinden başka suyumuz kalmadı!" dediler. Aleyhissalatu vesselam, derhal ellerini kaba koydu. Derken parmaklarının arasından su kaynamaya başladı, tıpkı gözelerin kaynaması gibiydi. Hepimiz ondan içtik." Hz. Cabir`e: "O gün kaç kişiydiniz?" denildi. "Eğer, biz yüz bin de olsak su yetecekti, ama biz bin beş yüz kişi idik." cevabını verdi.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Siz Fetih deyince Mekke`nin fethini anlıyorsunuz. Evet Mekke`nin fethi bir fetihtir. Ancak biz sahabiler, fetih deyince, Hudeybiye günündeki Bey`atu`r-Rıdvan`ı anlardık. Biz o zaman, Aleyhissalatu vesselam`ın yanında bin dört yüz kişi idik. Hudeybiye bir kuyu(nun adı)dır. Biz o kuyunun suyunu tamamen aldık, tek damla bırakmadık. Bu durum Aleyhissalatu vesselam`a ulaşmıştı. Derhal kuyunun yanına geldi, kenarına oturup bir kap su istedi. Elini yıkadı, ağzına su alıp [kuyuya püskürttü] ve dua etti. Sonra suyu kuyuya döktü. ["Onu bir müddet terkedin" dedi.] Biz kuyuyu terkedip biraz uzaklaştık. Az sonra kuyu bize ve bineklerimize yetecek kadar su saldı.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Biz Resulullah (sav)`ın mucizelerini bereket addederdik, siz ise onları bir korkutma vesilesi sayıyorsunuz. Biz Resulullah (sav)`la birlikte bir seferde bulunuyorduk. Suyumuz azaldı. "Bana (bir parça) artık su arayın!" buyurdular, içerisinde azıcık su bulunan bir kap getirdiler. Aleyhissalatu vesselam elini içine soktu ve: "Haydi temiz, mübarek suya gelin. Bereket Allah Teala hazretlerindendir!" buyurdular. Yemin olsun, suyun parmaklarının arasından kaynadığını gördüm. Vallahi biz, yenmekte olan taamın tesbihini işitirdik.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Biz Resulullah (sav)`la beraber bir seferde idik. Derken bir ara halkın azığı tükendi. Bineklerinden bazısını kesmek istediler. Hz. Ömer (ra), (Aleyhissalatu vesselam`a müracaat ederek): "Ey Allah`ın Resulü! Ben cemaatin geri kalan yiyeceklerini toplasam da sen onlar üzerine - bereketlenmeleri için- dua ediversen daha iyi olur, (bineklerimizi kesmeyiz)!" dedi. Aleyhissalatu vesselam da öyle hareket etti. Buğdayı olan buğdayını, hurması olan hurmasını, (hurma) çekirdeği olan da çekirdeğini getirdi. "Çekirdekle ne yapıyorlardı?" diye sorulunca açıkladı: "Halk onu emiyor, üzerine de su içiyorlardı. Resulullah dua buyurdu, (taam öylesine bereketlendi ki) herkes azık kaplarını yiyecekle doldurdu. Aleyhissalatu vesselam bu ilahi ikram karşısında: "Şehadet ederim ki Allah`tan başka ilah yoktur ve ben O`nun resulüyüm. Bu iki kaziyede şüpheyi düşmeden Allah`a kavuşan cennete gidecektir" buyurdu."
Sıra :