Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR
Kütüb-ü Sitte eserindeki TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR fasılı ile ilgili konular ve hadisler
Konu :
Ravi :
Hadis :
Kur`an-ı Kerim`deki "Kocaları, bekleme müddeti içinde barışmak isterlerse onları geri almaya (herkesten) çok layıktırlar" (Bakara 228) ayeti hakkında şunu söyledi: "Erkek hanımını üç talakla da boşasa hanımını geri almaya herkesten daha çok hak sahibi idi. Ancak bu hüküm, Cenab-ı Hakk`ın şu sözü ile neshedildi: "Boşanma iki defadır. Ya iyilikle tutma ya da iyilik yaparak bırakmadır..." (Bakara, 229).
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Cahiliye devrinde kişi hanımım boşar, iddeti sona ermeden geri almak isterse, alma hakkına sahipti. Bu şekilde bin kere boşayıp geri dönebilirdi. (Bu hal bir adamın şu hadisesine kadar devam etti.) Bir gün adam hanımını boşadı ve iddeti dolmak üzere iken hanımını geri aldı, sonra tekrar boşadı ve hanımına: "Allah`a kasem olsun seni evime almıyorum ve ebediyen başkasına da helal olmayacaksın" dedi. Kadın: "Bu nasıl olur?" deyince, adam: "Seni boşuyorum, iddetin dolmadan tekrar geri alacağım ve bu böylece devam edip gidecek" dedi. Kadın Hz. Aişe (ra)`ye gitti, durumu anlattı. Hz. Aişe cevap vermedi. Resulullah (sav)`ı bekledi. Gelince vak`ayı anlattı. Resulullah (sav) da cevap vermedi (vahiy bekledi). Cenab-ı Hakk şu ayeti inzal buyurdu: "Boşama iki defadır ya iyilikle tutma ya da iyilik yaparak bırakmadır" (Bakara, 229). O günden itibaren insanlar bu yeni talaka yöneldiler, boşayan da boşamayan da. (Parantez içindeki açıklayıcı kısımlar Tirmizi`deki ziyadeden alınmıştır)
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Benim bir kızkardeşim vardı. Evlenmek için buna müracaat edenler oldu. Fakat kimseye müsbet cevap vermiyordum. Derken amcamın oğlu istedi. Kızkardeşimi ona nikahladım. Allah`ın dilediği kadar bir müddet beraber yaşadılar. Sonra amcam oğlu onu talak-ı ric`i ile boşadı. Ancak tekrar almadan terketti. İddeti tamamlandı. Kız kardeşimle evlenmek isteyenler bana müracaat edince amcam oğlu da, müracaat ederek tekrar almak istedi. Kendisine: "Daha önce de çok isteyenler oldu, kimseye vermedim, seni hepsine tercih ederek sana verdim, seninle evlendirdim. Sen onu talak-ı ric`i ile boşadın. (Geri alma hakkın olduğu halde terkettin ve iddeti doldu. Başkaları istemeye gelince, sen de talib odun, taleble almak istiyorsun. Allah`ıma kasem olsun onu asla sana vermeyeceğim" dedim. Ma`kıl der ki: Bunun üzerine benim hakkımda şu ayet nazil oldu: "Kadınları boşadığınız zaman iddetlerini bitirdiler mi, aralarında meşru bir surette anlaştıkları takdirde, artık kendilerini kocalarına nikah etmelerine engel olmayın" (Bakara, 232). Yine Ma`kıl ilave ediyor: "Ayet üzerine, yeminim için kefarette bulundum ve kız kardeşimi, eski kocasına nikahladım." Buhari`nin bir rivayetinde şöyle denir: "Resulullah (sav) Ma`kıl`ı çağırdı, ayeti kendisine tilavet buyurdu. Bunun üzerine o, müşkülpesendliği bıraktı ve Allah`ın emrine boyun eğdi" (Buhari, Talak 44)
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Kur`an`ın: "(Vefat iddeti bekleyen) kadınları nikahla isteyeceğinizi çıtlatmanızda... üzerinize bir vebal yoktur" (Bakara 235) ayetinden maksadı, "Evlenmeyi arzu eden kişinin: "Ben nikahlanmak istiyorum, kadına ihtiyacım var, saliha bir kadına kavuşmak istiyorum" demesidir" diye açıklamıştır.
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) Hendek Savaşı sırasında "Allah onların evlerini ve kabirlerini ateşle doldursun, bizim orta namazımıza mani oldvlar, güneş batıncaya kadar kılamadık" buyurdu. Bir rivayette: "Bizi, salat-ı vusta olan ikindi namazından ahkoydular" denir. Bir diğer rivayette: "Sonra ikindiyi akşamla yatsı arasında kıldık" denir.
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Aişe`nin azadlısı Ebu Yunus anlatıyor: "Hz. Aişe (ra), kendisine bir mushaf yazmamı emretti ve dedi ki: "Şu ayete gelince bana haber ver: "Namazlara ve bilhassa orta namazına devam edin" (Bakara, 238). Yazarken bu ayete gelince ona haber verdim. Bana şunu imla ettirdi: "Namazlara ve orta namazına ve ikindi namazına devam edin ve Allah için yalvaranlar olarak eda edin" (Bakara, 238). Hz. Aişe (ra): "Ben bunu Resulullah`dan işittim" dedi.
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Anlattığına göre, "Hz. Hafsa (ra)`ya bir mushaf yazıyormuş. Hz. Hafsa (ra) kendisinden, önceki hadiste "(Ebu Yunus`tan) Hz. Aişe`nin taleb ettiği hususu aynen taleb ettiğini anlatmıştır."
Sıra :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Bera İbnu`l-Azib (ra)`ten naklettiğine göre, demiştir ki: "Önce şu ayet nazil oldu: "Namazlara ve bilhassa ikindi namazına devam edin." Resulullah (sav) bunu bize Allah`ın dilediği müddetçe okudu. Sonra Allah bunu nashetti ve şu ayeti indirdi: "Namazlara ve bilhassa orta namazına devam edin." Şakik`in yanında oturmakta olan bir zat kendisine: "öyle ise bu ikindi namazıdır." Bera dedi ki: "Ben bu ayetin nasıl nazil olduğunu, Allah`ın nasıl neshettiğini sana haber verdim."
Sıra :
Konu :
Hadis :
İmam Malik (ra)`e ulaştığına göre, Ali İbnu Ebi Talib (ra)`e İbnu Abbas (ra), Ku`an`da zikri geçen "orta namaz"a, (salatu`l-vusta) sabah namazı demişlerdir. (Tirmizi, bu hadisi İbnu Abbas ve İbnu Ömer`den muallak (senetsiz) olarak zikretmiştir.)
Sıra :
Konu :
Hadis :
Zeyd İbnu Sabit ve Hz. Aişe (ra) "Orta namazı, öğlen namazıdır" derlerdi.
Sıra :