Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Sahih Buhari konuları
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Peygamber (sav)`e azadlı bir cariyenin geceleri namaz, gündüzleri de oruçla geçirdiği haber verilince şöyle buyurur: "Her çalışanda bir şevk mevcuttur, her şevkin de bir sonu vardır. Kimin şevkinin sonu sünnetimde kalırsa doğru yoldadır. Kim de hata eder (sünnetimin haricinde kalır) ise o da sapıtmıştır."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "İşlerin en hayırlısı orta ve itidal üzere olanıdır." (el-Makasıdu`l-Hasene bu rivayeti İbnu`s-Sem`ani`nin Zeylü Tarihi`l-Bağdad`da kaydettiğini, senedinde meçhul ravinin yer aldığını belirtir)
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Peygamber (sav), bize iki hadis irad buyurmuştu. Ben bunlardan birini gördüm, diğerini de bekliyorum. Buyurmuştu ki: Emanet (din, adalet duyguları) insanların kalplerinin derinliklerine (yaratılışlarında, fıtri meyiller olarak) konmuştur. Sonradan Kur`an-ı Kerim indi, (İnsanlar kalplerine konmuş olan bu fitri temayüllerin) Kur`an ve hadiste te`yidini buldular. Resulullah (sav) bize bu emanetin kalplerden kalkmasından da bahsetti ve buyurdu ki: "Kişi uykuda imiş gibi farkında olmadan kalbinden emanet alınır. Geride, benek izi gibi bir iz kalır. Sonra ikinci sefer, yine uykuda imişcesine, kişi farkında olmadan kalbindeki emanet duygusundan bir miktar daha alınır. Bunun da, kalpte bir kabarcık izi gibi bir izi kalır, yani şöyle ki, ayağın üzerinden bir kor parçasını yuvarlayacak olsan değdiği yerleri kabarmış görürsün. Ne var ki, içinde işe yarar bir şey yoktur. Sonra Hz. Peygamber (sav) bir çakıl tanesi aldı, onu ayağnıın üzerinde yuvarladı. (Ve sözüne davam etti:) "(Emanet bu şekilde peyder pey azalmaya devam eder, o hale gelinir ki artık) alış verişe giden insanlarda (itimad, güven, doğruluk ve) emanet tamamen kaybolur. Hatta dürüstler `Falanca kabilede dürüst insanlar varmış` diye parmakla gösterirler. Bazan da, kalbinde zerre miktar iman olmayan bir kimsenin "ne civanmerd, ne kibar, ne akıllı kişi" diye övüldüğü olur." (Huzeyfe devam etti:) "Ben öyle günler gördüm ki, hanginizle alış veriş yaptığıma aldırmazdım. Muhatabım Müslüman idiyse, bana karşı hile yapmasına dindarlığı mani olurdu. Muhatabım Yahudi veya Hıristiyan idiyse, onu da, amiri(nden validen gelen korku ve disiplin) bana hile yapmaktan alıkoyardı. Fakat bugün sizden sadece falanca falanca ile (gönül huzuruyla) alış veriş yapabilirim."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdu ki: "Emanet kaybedilince kıyameti bekleyin." "Emanet nasıl kaybolur?" diye sordular. "İşler ehil olmayanlara teslim edilince" diye cevapladı.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Peygamber (sav)`in şu sözünü rivayet etmiştir: "Sana emanet bırakanın emanetini geri ver. Sana ihanet edene ihanet etme."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Emin bir Müslüman mal muhafızı olsa ve vazifesini dürüstlükle yapsa, şöyle ki, kendisine (sadaka vs. nevinden) emredileni gönül hoşluğuyla eksiksiz ve tam olarak yerine verse, sadakayı veren iki kişiden biri olur." (Nesai, hadisin başında şu ziyadeyi kaydetti: "Mü`min kişi, diğer mü`mine karşı duvar gibidir, birbirlerini takviye ederler")
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Bayram hutbesini okuma işini namazdan öne alanın ilki Mervan`dır. O, bu işe tevessül edince cemaatten birisi ayağa kalkarak: "Yanlış iş yapıyorsun, namazın hutbeden önce kılınması gerekir" dedi. Mervan: "Artık o usul terkedildi" diyerek devam etmek istedi. Ebu Saidu`l-Hudri ortaya atılarak: "Bu adam, üzerine düşen uyarma vazifesini yaptı. Zira ben Hz. Peygamber (sav)`in şöyle söylediğim işittim: "Sizden kim (sünnetimize uymayan) bir münker görürse (seyirci kalmayıp) onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse lisanıyla düzeltsin. Buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin. Bu kadarı imanın en zayıf mertebesidir." (Tirmizi`nin rivayetinde şöyle denir: "Bir adam kalkarak ey Mervan sünnete muhalefet ettin..." dedi. Ebu Davud şu ziyadeyi kaydeder: "Sen bayram gününde minberi (musallaya) çıkardın. Halbuki daha önce bayramda minber çıkarılmazdı. Bir de hutbeyi namazda öne aldın."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "Benden önce Allah`ın gönderdiği her peygamberin mutlaka ümmetinden havarileri ve arkadaşları olmuştur. Bunlar onun sünnetiyle amel ederler emirlerini de yerine getirirlerdi. Sonra, bu peygamberlerin ardından öylesi kötüler zuhur etmişti ki, yapmadıklarını söyleyip, kendilerine emredilmeyeni de yapmışlardır. Kim bu güruhla eliyle mücahede ederse mü`mindir. Kim onunla diliyle mücahede ederse o da mü`mindir. Kim de onlarla kalbiyle mücahede ederse o da mü`mindir. Bunun gerisine, artık zerre miktar iman yoktur.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "İsrailoğulları bir kısım günahlar işlemeye başlayınca alimleri onları bu işlerden menettiler. Ancak onlar dinlemediler, vazgeçmediler. Zamanla alimler de onlarla oturmaya, dayanışmaya ve beraber içmeye başladılar. Allah da bunun üzerine, berikinin dalaletini öbürüne katarak, biriyle diğerinin küfrünü artırdı. "Davud`un ve Meryem oğlu İsa`nın diliyle onları lanetledi..." (Maide, 78) Sonra, ayakta bulunan Resulullah (sav) oturarak sözünü tamamladı: "Hayır, nefsimi kudret elinde tutan Zat`a yemin ederim, onları hak adına kötülüklerden men etmezseniz (siz de rızaya eremezsiniz)".
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ebu Bekir (ra) Cenab-ı Hakk`a hamd ve senadan sonra buyurdu ki: "Ey insanlar! Sizler şu ayeti okuyor ve fakat yanlış anlıyorsunuz: "Ey iman edenler, siz kendinize bakın. Doğru yolda iseniz sapıtan kimse size zarar veremez" (Maide, 105). Biz Hz. Peygamber (sav)`in: "İnsanlar, zalimi görüp elinden tutmazlarsa, Allah`ın, hepsine ulaşacak umumi bir bela göndermesi yakındır" dediğini işittik." Keza ben, Resulullah (sav)`ın: "İçlerinde kötülükler işlenen bir cemiyet, bu kötülükleri bertaraf edecek güçte olduğu halde, seyirci kalır, müdahale etmezse, Allah`ın hepsini saran umumi bir bela göndermesi yakındır" dediğini işittim.
Sıra :