Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Sahih Buhari konuları
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Bahreyn`in sadaka malı geldi mi sana şöyle şöyle (avuç avuç) vereceğim" dedi ve üç kere eliyle gösterdi. Bahreyn`in malı gelmezden önce Aleyhissalatu vesselam vefat etti. Mal Hz. Ebu Bekr`e gelince, bir münadi ile halka şöyle ilanda bulundu: "Kime Resulullah`ın bir vaadi veya bir borcu var idiyse bana gelsin!" Cabir der ki: "Ben hemen Hz. Ebu Bekr (ra)`e gittim ve Resulullah (sa)`ın "Bahreyn`in sadaka malı geldi mi ben sana şöyle şöyle vereceğim" deyip üç kere iki eliyle işaret yaptığını söyledim. Bunun üzerine Hz. Ebu Bekr bana derhal verdi. Cabir der ki: "Bundan sonra da Ebu Bekr`e rastladım ve yine istedim. Ama bu sefer vermedi. Sonra tekrar ona geldim, yine vermedi, sonra üçüncü sefer geldim yine vermedi. Ben de: "Sana bir geldim vermedin, sonra bir daha geldim yine vermedin, bir kere daha geldim yine vermedin. Ya bana verirsin, ya da seni bana karşı cimri bileceğim" dedim. Bunun üzerine: "Bana karşı cimri bileceğim mi dedin? Cimrilikten daha kötü hangi hastalık var?" dedi ve bunu üç kere tekrar etti ve devam etti: "Ben seni reddettiğim her defasında (içimden) sana vermek istedim" dedi. (Bana bir avuç avuçlayıp verdi)
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Cabir İbnu Abdillah`ı dinledim. Diyordu ki: "Hz. Ebu Bekr`e geldim. Ebu Bekr bana [birkaç avuç avuçlayıp verdikten sonra] "Şunları bir say!" dedi. Ben de saydım. Hepsi beş yüz taneydi. Hz. Ebu Bekr: "Bunun iki mislini al!" dedi."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Anlattığına göre, "Resulullah (sa), kendisine bir dinar vererek kurbanlık bir koç almaya gönderdi. Çarşıdan bir dinara bir kurbanlık satın aldı. Ancak onu (beriye gelince) iki dinara sattı. Geri dönüp bir dinara bir koç satın aldı. Böylece Resulullah (sa)`a bir dinar ve bir koçla geldi. Resulullah dinarı tasadduk etti. Hakim`e de bu ticaretinde mübarek kılması için Allah`a dua etti."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ömer (ra) Hayber`de (ganimetten) bir arazi sahibi oldu. (Bunu tasadduk etmesini emreden bir rüyayı üst üste üç gün görmesi üzerine) Resulullah (sa)`a, gelerek: "Ey Allah`ın Resulü! Ben Hayber`de bir tarlaya sahip oldum. Şimdiye kadar yanımda böylesine değerli bir arazim hiç olmadı. Bu tarla için bana ne emir buyurursunuz?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Dilersen onun aslını (Allah için) hapset ve [gelirini] tasadduk et!" buyurdular. Bunu üzerine Hz. Ömer (ra) araziyi tasadduk etti ve aslının satılamayacağını ve satın alınamayacağını, varis olunamayacağını, hibe edilemeyeceğini söyledi. Ravi der ki: "Ömer bu araziyi fakirlere, akrabalara, kölelere, Allah yolunda harcamalara ve yolculara bağışladı -Bir rivayette misafirlere de denmiştir-. Onun işlerini üzerine alanın ondan maruf üzere yemesinde veya bir dostuna yedirmesinde bir beis yoktur, yeter ki, malı kendine sermaye yapmasın."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Abdulhamid İbnu Abdillah (İbni Abdillah) İbni Ömer İbnil-Hattab (ra), Hz. Ömer`in sadaka (kıldığı arazinin vakfiyesini) bana istinsah ediverdi. Şöyle yazılıydı: "Rahman ve Rahim olan Allah`ın adıyla. Bu, Allah`ın kulu Ömer`in Semğ (nam arazi) hakkında yazdığı (vakfiyename)dir." Burada (Ravi Yahya İbnu Said) Hz. Ömer`le ilgili haberinde Nafi`in İbnu Ömer`den naklettiğinin benzerini anlattı ve: "Bir malı kendinin kılmaksızın" dedi. Yine o vakfiyenamede şu da vardı: "(Mütevellinin ihtiyacından sonra) onun mahsulünden her ne artarsa, bu, (sayılan diğer ödeme mahallerinden başka) dilenciler ve yoksullar içindir." Devamla der ki: "Kıssayı aynen nakletti ve dedi ki: "Semğ`in velisi dilerse, oranın mahsulünden ödeyerek köle satın alıp, arazinin işlenmesinde kullanır. Bunu Muaykib yazdı, Abdullah İbnul-Erkam şahid oldu." Bismillahirrahmanirrahim: Bu, Allah`ın kulu mü`minlerin emiri Ömer`in vasiyetidir. Eğer ona (Ömer`e) bir şey olursa (yani Ömer ölürse), Semğ, Sırma İbnu`l-Ekva ve orada(ki işleri yürütmek üzere) bulunan köle, Hayber`de bulunan yüz hisse ve orada bulunan köle, Vadi(l-Kura) da Muhammed (sa)`in bana taam olarak verdiği yüz (vask)ın idaresi, yaşadığı müddetçe Hafsa`ya aittir. (Hafsa`dan) sonra onun idaresi Hafsa`nın ailesinden re`y sahibi birine aittir, o şartla ki bu emval satılmaz, satın alınmaz. (Mütevelli, ihtiyaçtan artan mahsul) dilenci, muhtaç ve akrabalardan münasib gördüklerine infak eder. (Bu vakfın idaresini üzerine alan mütevellinin) bundan yemesinde, yedirmesinde veya o paradan köle satın almasında bir mahzur yoktur."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sa) yemin teklif ettiği bir kimseye şöyle söyledi: "Haydi! Kendinden başka ilah olmayan Allah`a kasem ederek o kimsenin yani iddia sahibinin sende hiçbir şeyi olmadığına yemin et!"
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sa)`ın yaptığı yeminlerin çoğu şöyleydi: "Kalpleri çeviren Zat`a yemin olsun, hayır!"
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sa) yeminde mübalağa edince: "Hayır! Ebu`l-Kasım`ın nefsini elinde tutan Zat-ı Zülcelal`e yemin olsun ki..." derdi.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Yemin ettiği zaman Resulullah (sa)`ın yemini: "Hayır! Allah`a istiğfar ederim ki..." şeklindeydi.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sa)`a bir Yahudi uğradı ve: "Siz Müslümanlar Allah`a benzerler koşuyor ve sirke düşüyorsunuz ve diyorsunuz ki: "Allah istedi ben de istedim." Yine diyorsunuz ki: "Ka`be`ye yemin olsun!" Bunun üzerine Resulullah (sa) Ashab`a, yemin etmek istedikleri zaman "Ka`be`nin Rabbına kasem olsun!" demelerine ve: "Allah istedi sonra da ben istedim" demelerini emretti.
Sıra :