Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Baslik :
NİYYET HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Abdü`l-Kays Vefd`i (Bahreyn taralarından) Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem`in huzûruna geldikleri zaman: "Siz kimlerdensizin?" yâhud "Nerenin vefdisiniz?" diye sordu. "Biz Rebîa (kabâilin) danız." dediler. "Hoş geldiniz. (Allâh sizi) utandırmasın, pişmân etmesin." buyurdu. Bunun üzerine "Yâ Resûlâ`llâh, biz sana yalnız şehr-i Harâm`da gelebiliriz. (Bilirsin ki) aramızda kâfir olan (kabâil-i) Mudar`dan şu cemâat vardır. O halde bize kesdirme bir şey emret de geride kalanlarımıza haber verelim, o sebeple de Cennet`e girelim." dediler. (Nebî aleyhi`s-salâtü ve`s-selâm`a) içkileri (yâhud içki kaplarını) de sordular. (Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem) onlara dört şey emretti, dört şeyden de nehyetti. Onlara yalnız Allâh`a îmân ile emrettikten sonra "Bilirmisiniz yalnız Allâh`a îmân etmek ne demektir?" diye sordu. "Allâh ve Resûlü a`lemdir." dediler. "Allâh`dan başka ilâh olmadığına ve Muhammed`in Resûlu`llâh olduğuna şahâdet, Namaz`ı ikâme, Zekât`ı edâ etmek, Ramazan orucunu tutmak, ganîmetin humsunu vermektir." buyurdu. Kezâlik onları (dört şeyden, yâni) hantem, dubbâ`, nakîr, müzeffet (denilen kaplara hurma, yâhud üzüm şırası koymak)den nehyetti. (İbn-i Abbâs radiya`llâhu anhümâ`nın) müzeffet yerine mukayyer dediği de mervîdir.
Sıra :
 
Baslik :
NİYYET HADÎSİ
Hadis :
... hadîs-i şerîfi rivâyet olunuyor ki kitabın evvelinde zikrolundu. Ancak burada ... dan sonra ... ziyâdesi vardır. Hadîs`in bakiyyesi bu ziyâdeden sonra serdedilmiştir ki ziyâdenin ma`nâ-yı şerîfi: "Her kimin hicreti Allâh`a ve Resûlüne müteveccih ise hicreti, Allâh`a ve Resûlüne müntehîdir." olmuş olur.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
ÇOLUK ÇOCUĞUNUN GEÇİMİNİ SAĞLAMAK İÇİN ÇALIŞMANIN FAZÎLETİ HAKKINDA EBÛ MES`ÛD HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Bir kimse, ıyâline li-vechi`llâh (yâni ecrini yalnız Allah`dan umarak) infâk etse bu nafakası kendisi için (sevâbca) sadaka (gibi) olur.
Sıra :
 
Baslik :
DÎNİN NASÎHATTAN İBÂRET BULUNDUĞUNA DÂİR CERÎR HADÎSLERİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`e namazı ikâme etmek, zekât vermek, her müslümana hayırhâh (ve gıl ve ğışden âzâde) olmak üzere bîat ettim.
Sıra :
 
Baslik :
DÎNİN NASÎHATTAN İBÂRET BULUNDUĞUNA DÂİR CERÎR HADÎSLERİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`e gelip: "(Yâ Resûlâ`llâh), Sana Müslümân olmak üzere bîat edeceğim." dedim. Şart ettiği şeyler meyânında her Müslümân`a hayırhâh (ve gıll ü ğışdan âzâde) olmağı da şart etti. Ben de bu şart üzerine bîat ettim.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
İŞİN EHLİ OLMAYANA VERİLMESİNİN KIYÂMET ALÂMETLERİNDEN OLDUĞUNA DÂİR EBÛ HÜREYRE HADÎSİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Meclisin birinde Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem huzûrundakilere söz söylerken nâgehân bir a`râbî gelip "Kıyâmet ne zamandır?" diye sordu. Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem (sözünü kesmeyip) devam buyurdu. Oradakilerin kimi (kendi kendine): "(A`râbînin) ne dediğini işitti, amma suâlinden hoşlanmadı."; kimi de: "Belki işitmedi." diye hükmetti. Nihâyet (Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem) sözünü bitirince gâlibâ "O Kıyâmeti soran nerede?" diye (yâni bunu gibi bir lâfz ile) suâl buyurdu. (A`râbî): "İşte ben, yâ Resûlâ`llâh." dedi. (Bunun üzerine) "Emânet zâyi` edildi mi, Kıyâmete intizâr et." buyurdu. Yine (a`râbî): "Emâneti zâyi` etmek nasıl olur?" diye (tekrar) sorunca: "İş, nâ ehle tevcîh edildi mi, Kıyâmet`e intizâr et." buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
ABDESTİ EKSİK OLANLARA PEYGAMBER (S.A. VE S.) İN İNZÂRI
Hadis :
Şöyle demiştir: Ettiğimiz yolculukların birinde Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem geride kalmıştı da bize (sonradan) yetişmiş idi. (O sırada) namaz vakti girmiş idi. Biz de abdest alıyorduk. Ayaklarımızı mesh (eder gibi az su ile yıkamağa) başladık. (Bu hâli görünce) en dik sesi ile iki veya üç kere: "Cehennem`de yanacak ökçelere yazık!" diye nidâ buyurdu.
Sıra :
 
Baslik :
RESÛL-İ EKREM`İN YAPRAĞINI DÖKMEYEN HURMA AĞACINI MÜSLİM (-İ KÂMİL)E TEŞBÎHİ
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: "Ağaçların içinden bir nev`i vardır ki yaprağı düşmez. O ağaç, müslim (-i kâmil)in benzeridir. Nedir o? Söyleyin." oradakiler kırlardaki ağaçları saymağa daldılar. -Abdu`llâh (İbn-i Ömer) der ki bunun hurma ağacı olduğu hatırıma geldiyse de (söylemeğe) utandım. Ondan sonra: "Yâ Resûlâ`llâh, bize söyle nedir?" diye sordular. (Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem): "Hurma ağacıdır." cevâbını verdi.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBER (S.A. VE S.)İN DIMÂM İBN-İ SA`LEBE`YE, RİSÂLET, NAMAZ, ORUÇ VE SADAKA HAKKINDA SORDUĞU SORULARA VERDİĞİ CEVAPLAR
Hadis :
Şöyle demiştir: (bir kere) Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem ile birlikte oturduğumuz sırada deve üstünde biri gelip devesini mescid(in kapısınd)e çökerttikten sonra bağladı. Ondan sonra "Hanginiz Muhammed`dir?" diye sordu. Nebiyy-i Mükerrem salla`llâhu aleyhi ve sellem (Ashâbı) arasında dayanmış oturuyordu. "İşte dayanmış olan şu beyaz kimsedir." dedik. Adamcağız: "Ey Abdü`l-Muttalib`in oğlu!" diye hitâb etti. Nebiyy-i Ekrem salla`llâhu aleyhi ve sellem "Seni dinliyorum." buyurdu. "Ben sana bâzı şeyler soracağım. Amma soracaklarım (pek) ağırdır. Gönlün benden incinmesin." dedi. Nebiyy-i Efham salla`llâhu aleyhi ve sellem "Aklına geleni sor." buyurdu. "Senin ve senden evvelkilerin Rabbi aşkına (söyle) bütün halka seni Allâh mı gönderdi?" dedi. "Evet." buyurdu. "Allâh aşkına (söyle) bir gün bir gece içinde beş vakit namaz kılmayı sana Allâh mı emretti?" dedi. "Evet." buyurdu. "Allâh aşkına (söyle) senenin şu (ma`lûm) ayında oruç tutmayı sana Allâh mı emretti?" dedi, "Evet." buyurdu. (yine): "Allâh aşkına şu (ma`lûm olan) sadakayı zenginlerimizden alıp fukarâmıza dağıtmayı sana Allâh mı emretti?" dedi. Nebiyy-i Muhterem salla`llâhu aleyhi ve sellem (buna da) "Evet." buyurunca adamcağız: "Sen ne getirdin ise ben ona îmân ettim. Kavmimin geride kalanlarına da elçi benim. Ben, Sa`d b. Bekr kabîlesinden Dımâm b. Sa`lebe`yim." dedi.
Sıra :
 
Baslik :
PEYGAMBER (S.A. VE S.)İN KİSRÂ`YA GÖNDERDİĞİ MEKTUP
Hadis :
Şöyle demiştir: Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem bir adama bir nâme verip Bahreyn ulusuna teslim etmesini emretti. Bahreyn ulusu, mektubu Kisrâ`ya îsâl etti. Kisrâ onu okuyunca yırttı. (Arada râvî olan Muhammed b. Şihâb-ı Zührî) der ki: (Zannederim ki Saîd b. el-Müseyyeb`den işittim) Resûlu`llâh salla`llâhu aleyhi ve sellem (Kisrâ ile kavmine) parça parça olsunlar diye duâ buyurdu.
Sıra :