Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü
A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y ZHADİSLERİNDE ARAMA YAP
Huzeyfe
Huzeyfe - Kütüb-ü Sitte kitabındaki rivayet ettiği hadisi şerifler listesi
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Ben Resulullah (sav) ile beraber idim. Bir kavmin küllüğüne gelince durup, ayakta küçük abdest bozdu.
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) gece (namaza) kalktığı vakit ağzını misvakla ovalardı. [Bu metin Sahiheyn`e aittir.]
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Biz Resulullah (sav)`ın yanında yemeğe oturunca, Resulullah (sav) yemeye başlamadıkça, kesinlikle elimizi yemeğe vurmazdık. Bir seferinde yine O`nunla yemeğe oturmuştuk. Derken bir cariye (küçük kız çocuğu) geldi, sanki arkasından bir iteni var gibi hemen elini yemeğe soktu. Resulullah (sav) elinden tuttu. Arkadan bir bedevi geldi, sanki onun da arkasından iten biri vardı, alelacele o da elini yemeğe soktu. Aleyhissalatu vesselam onun da elinden tuttu. Ve şunu söyledi: "Şeytan, üzerine Allah`ın ismi zikredilmeyen yemeği kendine helal addeder. Nitekim, sayesinde yemeğimizi kendine helal kılmak için bu cariyeyi getirdi. Ben de elinden tuttum. Bunun üzerine şu bedeviyi getirip onunla yemeği kendine helal kılmak istedi, ben onun da elinden tuttum. Nefsim elinde olan Zat-ı Zülcelal`e yemin olsun şeytanın eli o ikisinin eliyle birlikte avucumdadır." "Resulullah (sav) bunları söyledikten sonra besmele çekip yemeye başladık.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ben aranızda ne kadar kalacağımı bilemiyorum. Benden sonra "iki`ye uyun" dedi ve Ebu Bekr ile Ömer`e işaret etti. (Sözlerine devam ederek): "Ammar`ın davranışlarını örnek alın. İbnu Mes`ud ne söylemişse tasdik edin" buyurdu.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Benden sonra şu ikiye ihtida edin: Ebu Bekr ve Ömer (ra)."
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Annem bana: "Resulullah (sav) (en son) ne zaman gördün?" diye sordu. Ben: "Şu şu zamandan beri görmedim!" dedim. Annem bana (kızdı ve) azarladı. Bunun üzerine: "İzin ver Aleyhissalatu vesselam`a gideyim, akşam namazını O`nunla kılayım ve bana da sana da mağfiret dileyivermesini taleb edeyim!" dedim. (O gün) Aleyhissalatu vesselam`a gittim. Akşamı onunla kıldım. Yatsıyı da kılıncaya kadar (orada nafile) namaz kıldı. Sonra ayrıldı. Ben de peşine düştüm. Derken sesimi işitti. "Bu kim? Huzeyfe değil mi?" dedi. "Evet, Huzeyfe`dir!" dedim. "Hacetin nedir? Allah Teala Hazretleri sana da, annene de mağfiret buyursun. Şu bir melektir. Bu geceden önce arza hiç inmemiştir. Bana selam vermek ve Fatıma`nın cennetteki kadınların efendisi olduğunu, Hasan`ın ve Hüseyin`in de cennetteki gençlerin efendisi olduğun bana müjdelemek için Rabbinden izin istedi" buyurdu.
Sıra :
Fasil :
Ravi :
Hadis :
Ashab: "Ey Allah`ın Resulü! Yerinize bir halife tayin etseniz!" demişti. Şu cevapta bulundu: "Ben birini yerime koysam, sonra da siz ona isyan etseniz, azaba maruz kalırsınız. Velakin, siz, Huzeyfe`nin size rivayet edeceği sözleri tasdik edin, Abdullah İbnu Mes`ud`un okuyacağını okuyun."
Sıra :
Fasil :
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri, bizden öncekileri cum`ayı bulma işinde şaşırttı. Bu sebeple cumartesi yahudilerin, pazar günü de hıristiyanların oldu. Allah Teala hazretleri bizi yarattı ve bizlere cuma gününü bulma hususunda hidayet nasib etti: Cumayı da, cumartesiyi de, pazarıda (ibadet günleri) kıldı. Onlar Kıyamet günü de bize tabidirler. Biz, dünya ehli arasında sonuncuyuz, fakat Kıyamet günü birinciler olacağız ve bütün mahlukattan önce hesapları görülüp bitirilecekler olacağız."
Sıra :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ömer (ra)`in yanında idik: Bize: "Resulullah (sav)`ın fitne hakkındaki hadisini kim hafızasında tutuyor?" dedi. Ben atılıp: "Ben biliyorum!" dedim. "Sen iyi cür`etlisin, nasılmış söyle bakalım!" dedi. Ben de anlattım: "Resulullah (sav)`ı işittim. Demişti ki: "Kişinin fitnesi ehlinde, malında, çocuğunda, nefsinde ve komşusundadır. Oruç, namaz, sadaka, emr-i bi`l-maruf ve nehy-i ani`l-münker bu fitneye kefaret olur!" Ömer (ra) atılıp: "Ben bu fitneyi kastetmemiştim. Ben öncelikle denizin dalgaları gibi dalgalanacak (bütün cemiyeti sarsacak) fitneyi kastetmiştim!" dedi. Bunun üzerine ben: "Ey mü`minlerin emiri! O fitne ile sizin ne alakanız var! Sizinle onun arasında kapalı bir kapı mevcut!" dedim. "Bu kapı kırılacak mı, açılacak mı?" dedi. "Hayır açılmayacak bilakis kırılacak!" dedim. Hz. Ömer (hayıflanarak): "(Eyvah) Öyleyse ebediyen kapanmayacak!" buyurdu." Ravi der ki: "Biz Huzeyfe (ra)`ye sorduk: "Ömer bu kapının kim olduğunu biliyor muydu?" "Evet," dedi, "yYarından önce bu gecenin olacağıni bildiği katiyyette onu biliyordu. Ben hadis rivayet ettim; boş söz (ve efsane) anlatmadım." Huzeyfe (ra)`ye soruldu: "O kapı kimdir?" "Ömer (ra)`dir!" buyurdu.
Sıra :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`ı işittim. Demişti ki: "Fitneler, tıpkı (kamışlardan örülen) hasır gibi, (insanların kalbine) çubuk çubuk atılır. Hangi kalbe bir fitne nüfuz ederse onda siyah bir leke hasıl olur. Hangi kalp de onu reddederse onda beyaz bir benek hasıl olur. Böylece iki ayrı kalp ortaya çıkar: Biri cilalı taş gibi bembeyazdır; dünyalar durdukça buna hiçbir fitne zarar vermez. Diğeri ise, alaca siyahtır. Tepetaklak duran testi gibidir; bu kalp, ne iyiyi iyi bilir, ne de kötüyü kötü. O, hevadan (beşeri değerlerden) kendisine ne yutturulmuşsa, onu (hak veya batıl) bilir." Bu rivayette Huzeyfe (ra) der ki: "(Ey Ömer!) Seninle o fitne arasında kapalı bir kapı vardır kırılması yakındır!" Hz. Ömer atıldı: "Ey babasız kalasıca! O kırılacak mı? Keşke açılsaydı. Böylece tekrar (kapatılarak eski normal hale) dönülürdü!" Huzeyfe der ki: "Ben ona bu kapı ile öldürülecek veya ölecek bir şahsın kinaye edildiğini bildiren bir hadis söyledim. Mugalata (ve efsane anlatıp boş laf) etmedim." Ravi der ki: "Sa`d İbnu Tarık`a (hadiste geçen) "esvedü mürbad" tabiri ne demektir?" diye sordum. "Siyah üzerine şiddetli beyazlıktır" dedi. Ben tekrar "el-kuzu meçhıyy" nedir?" dedim. "Tepetaklak (ters çevrilmiş) testi!" diye cevap verdi."
Sıra :