Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

İbnu Abbas

İbnu Abbas - Kütüb-ü Sitte kitabındaki rivayet ettiği hadisi şerifler listesi

Konu :
Ravi :
Hadis :
"Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmaya kalkmanız size helal değildir. Apaçık hayasızlık etmedikçe onlara verdiğinizin bir kısmım alıp götürmeniz için onları sıkıştırmayın..." (Nisa 19) ayeti hakkında şu açıklamayı yaptı: "Cahiliye devrinde bir erkek ölünce, karısı üzerinden en ziyade onun yakınları hak sahibi idiler: Onlardan biri dilerse onunla evlenir, dilerse kadını bir başkasıyla evlendirirlerdi, dilemedikleri takdirde de evlenmesine mani olurlardı. Erkeğin yakınları bu hususta, kadının akrabalarından da çok hak sahibi idiler. Yukandaki ayet bu durumla ilgili olarak indi"
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
"Ey iman edenler, birbirinizin mallarını haram sebeplerle yemeyin. Meğer ki, (o mallar) sizden karşılıklı bir rızadan (doğan) bir ticaret (malı) ola..." (Nisa 29) ayetiyle ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: "Bu ayet indiği zaman kişi, bir başkasının yanında yemeyi nefsine haram etti. Sonra Cenab-ı Hakk bu ayeti Nur suresinde yer alan şu ayetle neshetti: "... Evlerinizde veya babalarınızın evlerinde veya annelerinizin evlerinde veya erkek kardeşlerinizin evlerinde veya kızkardeşlerinizin evlerinde veya amcalarınızın evlerinde veya halalarınızın evlerinde veya dayılarınızın evlerinde, veya teyzelerinizin evlerinde veya kahyası olup anahtarlar elinde olan evlerde, ya da dostlarınızın evlerinde izinsiz yemek yemenizde bir sorumluluk yoktur. Bir ara veya ayrı ayrı yemenizde bir sorumluluk yoktur" (Nur 61). Bundan önce zengin kişi, ehlinden olan kimseyi yemeğe davet ederdi de çağrılan kimse: (Nisa süresindeki ayeti gözönüne alarak): Benim bundan yemem günahtır, zira fakirin bundan yeme hakkı benden fazladır" derdi. (Nur süresindeki) bu ayetle, Müslümanlara (ayette sayılan kimselere ait olmak üzere) üzerine Allah`ın ismi zikredilen yemeklerinden yemeleri helal kılındığı gibi, ehl-i kitabın yiyecekleri de helal kılındı.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
"Ana-babanın ve yakınların bıraktıklarından herbirini mevaliye kıldık..." (Nisa, 33) ayetindeki mevaliye tabirini varisler olarak tefsir etmiştir. Keza ayetin devamında geçen "yeminlerinizin bağladığı kimselere haklarını verin" ibaresindeki "yeminlerinizin bağladığı kimseler" tabiriyle ilgili olarak da şu açıklamayı yapmıştır: "Mekkeli muhacirler Medine`ye geldikleri vakit, muhacir bir kimse Medineli bir ensariye -Resulullah (sav)`ın aralarında tesis ettiği kardeşlik sebebiyle- kendi kan yakınlarından önce varis olurdu. Ancak: "Ana babanın ve yakınların bıraktıklarından, her birine varisler kıldık" (Nisa 33) ayetiyle bu muamele neshedildi. Kelam-ı ilahide geçen "yeminlerinizin bağladığı" tabiriyle ifade edilen "muahattan gelen kardeşlik hukuku" birbirinize yardım, rifade (hacılara toplanan yardım, destek), bir de nasihat ve hayırhahlığa münhasırdır. Artık hukuki olan tevarüs kalkmıştır. Ancak kişi ihtiyari olarak vasiyette bulunabilir.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
"Ey iman edenler, Allah`a itaat edin, Peygambere ve sizden buyruk sahibi olanlara itaat edin" (Nisa 59) ayeti, Abdullah İbnu Huzafe İbni Kays İbni Adiy es-Sehmi hakkında, Resulullah (sav) onu bir seriyyeye gönderdiği esnada nazil oldu.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
"Size ne oluyor da, "Rabbimiz! Bizi halkı zalim olan bu şehirden çıkar, katından bize bir sahip çıkan gönder, katından bize bir yardımcı lutfet" diyen zavallı çocuklar, erkekler ve kadınlar uğrunda ve Allah yolunda savaşmıyorsunuz?" (Nisa 75) ayetiyle ilgili olarak şunu söyledi: "Annem ve ben burada ifade edilen "zavallılar" arasında idik.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Buhari`nin bir rivayetinde şöyle denmiştir: İbnu Abbas (ra): "Çaresiz kalan, yol bulamayan zavallı erkek, kadın ve çocuklar müstesna" (Nisa, 98), ayetini tilavet buyurduktan sonra: "Ben ve annem Allahu Teala`nın mazur addettiklerindendik, ben çocuklardan, annem kadınlardan mazurdu" dedi.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Abdurrahman İbnu Avf ve bir kısım arkadaşlar, Mekke`de Hz. Peygamber (sav)`e gelerek şöyle dediler: "Biz müşrik iken izzet ve itibarı olan kimselerdik. Müslüman olduktan sonra zelil duruma düştük. (Müsaade edin müşriklere karşı koyalım). Hz. Peygamber (sav) onlara: "Ben affetmekle emrolundum. Sakın müşriklerle mücadeleye kalkmayın" dedi. Ancak, Medine`ye hicretten sonra Cenab-ı Hakk cihad emretti. Bu sefer onlar durakladılar. Bunun üzerine şu ayet nazil oldu: "Kendilerine: "Elinizi savaştan çekin, namaz kılın, zekat verin" denenleri görmedin mi? Onlara savaş farz kılındığında, içlerinden bir takımı hemen, insanlardan, Allah`tan korkar gibi hatta daha çok korkarlar ve "Rabbimiz! bize savaşı niçin farz kıldın, bizi yakın bir zamana kadar te`hir edemez miydin?" derler. Ey Muhammed de ki; "Dünya geçimliği azdır, ahiret, Allah`a karşı gelmekten sakınan için hayırlıdır, size zerre kadar zulmedilmez" (Nisa, 77).
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Şu ayet; "Onlar Allah`ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarmazlar, Allah`ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar, zina etmezler. Bunları yapan, günaha girmiş olur. Kıyamet günü azabı kat kat olur, orada alçaltılarak ebedi kalır" (Furkan 68-69) ayeti Mekke`de nazil olduğu zaman müşrikler şöyle dediler: "İslamiyet bize ne bahsediyor? (Hep azab vaad etmekte. Zira) biz Allah`a şirk günahını işledik. Allah`ın haram ettiği cana kıydık,diğer bir çok kötülüklere bulaştık." Bunun üzerine Cenab-ı Hakk şu ayeti indirdi: "Ancak tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyenler var ya, işte Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah bağışlar ve merhamet eder" (Furkan 70). Bir rivayette şu ziyade var. "Kim İslam`a girer ve onu idrak eder, sonra da katil olursa onun tevbesi kabul olmaz"
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Müslümanlardan bir grup, (gazve sırasında) sürüsünü otlatan bir kimseye rastladılar. Adam, onlara es-selamu aleyküm diyerek (İslami adaba uygun) selam verdi. Ama onlar adamı yakalayıp öldürdüler ve sürüsüne elkoydular. Bunun üzerine şu ayet indi: "Ey iman edenler: Allah yolunda cihada çıktığınız zaman (meselelerin) tam bir açıklanmasını bekleyin. Size (Müslümanca) selam verene, dünya hayatının (geçici) menfaatini arayarak, "sen mü`min değilsin" demeyin. İşte Allah`ın katında birçok ganimetler vardır. Evvelce siz de böyle iken Allah size lütfetti..." (Nisa, 94). İbnu Abbas ayeti okudu ve ayette geçen ve Nafi` kıraatına göre es-selem olan kelimeyi es-selam olarak kıraat buyurdu.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) Hz. Mikdad (ra)`a: "Bir kimse içinde yaşadığı kafirlere karşı imanını gizler, (sen karşılaştığın zaman) imanını açığa vurursa (sakın öldürme. Bu hayatını kurtarmak için mü`minim dedi, diyerek onu) öldürecek olursan (cinayet işlemiş olursun). Nitekim, Mekke`de iken, bir zamanlar sen de imanım gizlemiştin"
Sıra :