Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

Kütüb-ü Sitte konuları

Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ölüler hakkında kötü konuşmayın, sonra dirileri üzersiniz."
Sıra :
 
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ölülerinizin iyiliklerini zikredin, kötülüklerini zikretmeyin."
Sıra :
 
Hadis :
Resulullah (sav) bir seferdeydi. Ensardan bir kadın devesinin üzerinde giderken yüksek sesle devesine lanet okudu. Bunu işiten Aleyhissalatu vesselam: "Devenin üzerindeki eşyaları alın ve deveyi salıverin, zira artık o lanetlenmiştir" buyurdular. İmran (ra) der ki: "Sanki ben deveyi insanlar arasında yürürken görür gibiyim, kimse ona dokunmuyordu."
Sıra :
 
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Horoza sövmeyin! Zira o, namaz için uyandınyor."
Sıra :
 
Ravi :
Hadis :
Ali İbnu Ebi Talib (ra)`e bir adam gelerek: "Resulullah (sav)`ın sana tevdi ettiği sır nedir?" diye sormuştu. Hz. Ali buna öfkelendi ve: "Resulullah (sav), halka gizlediği hiçbir şeyi bana sır olarak vermedi. Şu kadar var ki, bana dört kelime söyledi!" dedi. Adam: "Nedir onlar, söyler misin?" deyince, Hz. Ali: "Allah`tan başkasının adına kesene Allah lanet etsin. Ebeveynine lanet edene Allah lanet etsin. Bid`atçıyı himaye edene Allah lanet etsin. Tarlanın sınır taşlarını değiştirene Allah lanet etsin!" [Rezin, İbnu Abbas`tan şu ziyadede bulundu: "A`mayı yoldan men eden mel`undur. Bir hayvana temasta bulunan mel`undur. Lut kavminin pis işini yapan mel`undur."]
Sıra :
 
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) ribayı yiyeni, yedireni, riba akdini yazanı, sadakaya (zekata) mani olanı, dövme yapanı, dövme yaptıranı -hastalık sebebiyle olan hariç- hülle yapanı, hülle yaptıranı lanetledi."
Sıra :
 
Hadis :
Annesi Amra Bintu Abdirrahman`dan naklen anlatıyor: "Resulullah (sav) nebbaş (mezar soyan) erkek ve kadınlara lanet etti."
Sıra :
 
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allahım, ben senden hulf etmeyeceğin bir ahd talep ediyorum. (Biliyorsun) ben bir beşerim. Hangi mü`mine (hataen) eziyet verir, kırıcı söz sarfeder, lanette bulunur, değnek vurup (canım yakar)sam bu haksızlığı onun hakkında, kıyamet günü bir rahmet, (sevabında) bir artış, sana bir yaklaşma vesilesi kıl."
Sıra :
 
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav)`ın yanına iki kişi girdi. Resulullah`a bir şeyler söylediler. Fakat ne söylediklerini bilmiyorum. Söyledikleriyle Aleyhissalatu vesselam`ı kızdırmışlardı. Onlara lanet etti, sebbetti (kinci konuştu). Adamlar çıkınca: "Vallahi Ey Allah`ın Resulü! Bunların kazandığı hayrı kim kazanabilir?" dedim. "Bu da ne?" buyurdular. "Onlara lanet ettin, sebbettin" dedim. "Benim Rabbime ne şart koştuğumu bilmiyor musun? Dedim ki: "Allahım, ben bir beşerim. [Beşerin razı olduğu gibi razı olur, beşerin kızdığı gibi kızarım.] Öyleyse mü`minlerden hangisine [hak etmediği halde] lanet edersem, sebbedersem bunu onun hakkında [tabur (günahlarından temizlik vesilesi)], (sevabında) bir artış ve ücret kıl" buyurdular.
Sıra :
 
Hadis :
Ebu İdris el-Havlani, Ebu Zerr (ra)`den anlatıyor: "Resulullah (sav), aziz ve celil olan Rabbinden naklen anlattığına göre, Rabb Teala şöyle buyurmuştur: "Ey kullarım! Ben nefsime zulmü haram ettim, onu sizin aranızda da haram kıldım. Öyleyse birbirinize zulmetmeyin. Ey kullarım! Hidayet verdiklerim dışında hepiniz dall (doğru yoldan sapmışlar)sınız. Öyleyse benden hidayet isteyin de sizi hidayet edeyim! Ey kullarım! Benim yedirdiklerim hariç, hepiniz açlarsınız. Öyleyse benden yiyecek isteyin de size yiyecek vereyim! Ey kullarım! Benim giydirdiklerim hariç hepiniz çıplaklarsınız! Öyleyse benden giyinme talep edin de sizleri giydireyim! Ey kullarım! Sizler gece ve gündüz hata işliyorsunuz. Ben ise bütün günahları affederim. Öyleyse benden mağfiret talep edin de sizleri bağışlayayım. Ey kullarım! Bana zarar verme mevkiine ulaşamazsınız ki bana zarar veresiniz! Bana fayda sağlama mertebesine de ulaşamazsınız ki bana menfaat sağlayasınız. Ey kullarım! Şayet sizlerin öncekileri, sonrakileri; insi olanları, cinni olanları hepsi de sizden en muttaki bir insanın kalbi üzere olsaydınız, bu benim mülkümde hiç bir şeyi zerre miktar artırmazdı. Ey kullarım! Eğer sizin öncekileriniz ve sonrakileriniz, insi olanlarınız, cinni olanlarınız sizden en facir bir kimsenin kalbi üzere olsaydınız, bu benim mülkümden zerre kadar bir eksiklik hasıl etmezdi. Ey kullarım! Eğer sizlerin öncekileri ve sonrakileri, insi olanları, cinni olanları bir düzlükte toplanıp bana talepte bulunsay diniz, ben de her insana istediğini verseydim, bu, benim nezdimde olandan, iğnenin denize batırıldığı zaman hasıl ettiği eksilme kadar bir noksanlık ancak meydana getirirdi. Ey kullarım! Bunlar sizin amelleriniz, onları sizin için sayıyorum. Sonra bunların karşılığını size ödeyeceğim. Öyleyse sizden kim bir hayırla karşılaşırsa Allah`a hamd etsin. Kim de hayır değil de başka bir şey bulursa, kendinden başka bir şeyi levmetmesin (kınamasın, başına geleni kendinden bilsin)."
Sıra :