Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

KİTÂBÜ`L-EDEB

Sahih Buhari eserindeki KİTÂBÜ`L-EDEB fasılı ile ilgili konular ve hadisler

Ravi :
Baslik :
BİR KERE RESÛL-İ EKREM NAMAZ KILARKEN BİR BEDEVÎNİN: ALLÂH`IM BANA VE MUHAMMED`E RAHMET ET, BİZDEN BAŞKASINA MERHAMET ETME! DİYE DUÂ ETTİĞİNİ İŞİTTİ. NAMAZDAN ÇIKINCA BEDEVÎ`YE: SEN ALLÂH`IN GENİŞ RAH
Hadis :
Rivâyete göre, müşârün-ileyh şöyle demiştir: Resûlu`llah Salla`llahu aleyhi ve sellem namaza durmuştu. Biz de onunla berâber durmuştuk. (Câhil) Bedevî bir Arab namaz içinde: Allah`ım bana ve Muhammed`e rahmetini ihsân et, bizden başka hiç kimseye rahmet etme, diye duâ etmişti. Resûl-i Ekrem selâm verince A`râbîye: Ey Bedevî! Sen Allah`ın geniş rahmetini daralttın, buyurdu.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
MÜ`MİNLER BİRBİRLERİNE MERHAMETTE, MUHABBETTE, LÛTUF VE İHSANDA BİR VÜCUD GİBİDİR, HADÎSİ
Hadis :
Resûlu`llah Salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğunu rivâyet olunmuştur: Bütün mü`minleri biribirlerine merhamette, muhabbette, lûtuf ve âtıfet hususlarında sanki bir vücûd misâli görürsün. O vücûdün bir uzvu hastalanınca, vücûdün öbür â`zâları birbirlerini hasta â`zânın elemine-uykusuzlukla, harâretle iştirâke çağırırlar (hasta uzvun elemini paylaşırlar).
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
BİR MÜSLÜMÂNIN DİKTİĞİ BİR AĞAÇ MEYVA VERİR DE ONU İNSAN VEYÂ HAYVAN YERSE, O KİMSE İÇİN SADAKA OLUR, MEÂLİNDE ENES RADİYA`LLÂHU ANH HADÎSİ
Hadis :
Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: İslâm câmi`asından bir müslüman bir ağaç diker de, onun mahsûlünden bir insan, yâhut bir hayvan yerse muhakkak o yenilen şey, ağaç sâhibi için sadakadır.
Sıra :
 
Baslik :
CERÎR İBN-İ ABDULLÂH`IN RİVÂYET ETTİĞİ: MERHAMET ETMİYEN KİMSEYE MERHAMET OLUNMAZ, HADÎSİ
Hadis :
Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem`in: "Merhamet etmeyen kimseye merhamet olunmaz" buyurduğu rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
CİBRÎL HİÇ DURMAZ BANA KOMŞU HAKKINI VASIYET EDERDİ. HATTÂ BEN: KOMŞUYU KOMŞUYA MÎRASCI KILACAK SANDIM! MEÂLİNDEKİ HAZRET-İ ÂİŞE HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Cibrîl hiç durmaz komşu hakkına hürmet olunmasını bana vasiyyet ederdi. (Bu vasiyyet bir derece tevâlî etmişti ki) hattâ ben yakında (Allah`ın emriyle komşuyu) komşuya mîrascı kılacak sandım.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Baslik :
KOMŞUSU ZULMÜNDEN, ŞERRİNDEN EMÎN OLMIYAN KİŞİ HAKÎKATEN ÎMÂN ETMİŞ OLMAZ, HADÎSİ
Hadis :
Şöyle dediği rivâyet olunmuştur. Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem (bir kere arka arkaya üç kere yemîn ederek) Vallahi îmân etmiş olmaz, vallahi îmân etmiş olmaz, vallahi îmân etmiş olmaz! Buyurdu. (Mecliste hazır bulunanlar tarafından): Yâ Resûla`llah! Bu îmân etmiş olmıyan kimdir? Diye soruldu. Resûl-i Ekrem: Kim olacak, şu komşusu zulmünden, şerrinden emîn olmayan kişi, diye cevab verdi.
Sıra :
 
Ravi :
Baslik :
KOMŞUSU ZULMÜNDEN, ŞERRİNDEN EMÎN OLMIYAN KİŞİ HAKÎKATEN ÎMÂN ETMİŞ OLMAZ, HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Allah`a ve âhiret gününe îmân edip inanan kişi, komşusuna ezâ etmesin ve Allah`a, ahîret gününe îmân eden her kişi misâfirlerine ikram etsin ve Allah`a, âhiret gününe îmân eden her kişi hayır söylesin, yâhut sussun (boşboğazlık etmesin).
Sıra :
 
Baslik :
SADAKA VE İHSÂNIN ENVÂ`I HAKKINDA EBÛ MÛSÂ EL-EŞ`ARÎ HADÎSİ
Hadis :
Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem`in: "Her ma`rûf sadakadır" buyurduğu rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Konu :
Baslik :
ALLÂHU TEÂLÂ HER HUSUSTA RIFK İLE, YUMUŞAKLIKLA MUÂMELE EDİLMESİNİ SEVER, MEÂLİNDEKİ HAZRET-İ ÂİŞE HADÎSİ
Hadis :
Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem bana: muhakkak ki Allah, her hususta rıfk ile, yumuşaklıkla mu`âmele edilmesini sever, buyurdu, dediği rivâyet olunmuştur.
Sıra :
 
Baslik :
İSLÂM CÂMİASINDA MÜ`MİNİN MÜ`MİNE BAĞLILIĞI, TAŞLARI BİRİBİRİNE KENETLİ YALÇIN DUVAR GİBİ METİNDİR, MEÂLİNDEKİ EBÛ MÛSÂ EL-EŞ`ARÎ RADİYA`LLÂHU ANH HADÎSİ
Hadis :
Rivâyete göre, şöyle demiştir: Nebî Salla`llahu aleyhi ve sellem (bir hutbesinde: (İslâm câmi`asında) mü`minin mü`mine bağlılığı, taşları birbirine kenetli (yalçın) duvar gibi (metîn) dir, buyurdu. Sonra Resûl-i Ekrem (iki elinin) parmaklarını biribirine geçirdi. Râvî Ebû Mûsâ der ki: Resûl-i Ekrem (mescidde) otururdu. Kendisine bir kimse gelip bir şey istediğinde, yâhut bir hâcet dilediğinde oturduğu halde yüzü ile bize dönüp: "(Ashabım! Bu iş için) bana delâlet ediniz, me`cûr olursunuz! Maamâfih Allahu Teâlâ Peygamberlerinin niyâz ve istirhâmı üzerine dilediği şeyi muhakkak infâz eder" buyurdu.
Sıra :