Hadis | Kütüb-ü Sitte | Buhari | Hadis Sözlüğü

A B C D E F G H I İ K L M N R S Ş T U V Y Z

HADİSLERİNDE ARAMA YAP

Fasil Ravi Konu Hadis

TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR

Kütüb-ü Sitte eserindeki TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR fasılı ile ilgili konular ve hadisler

Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "İza Zülzilet suresi, Kur`an-ı Kerim`in dörtde birine denktir."
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İza Zülzilet suresi Kur`an`ı Kerim`in yarısına denktir. Kul hüvallahü ahad (İhlas) suresi Kur`an-ı Kerim`in üçte birine denktir. Kul ya eyyühe`l Kafirün suresi de Kur`an-ı Kerim`in dörtte birine denktir."
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) efendimiz: "(Arz) o gün Rabbinin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatır" mealindeki ayeti okudu ve: "Arzın anlatacağı haberleri nelerdir, biliyor musunuz?" diye sordu. Yanındakiler: "Allah ve Resulü bilir!" diye cevap verdiler. Resulullah (sav) açıkladı: "Bu haber, kadın ve erkek her kulun arz üzerinde işlemiş oldukları amellere şahidlik etmesidir. Her kul için arz: "Şu ayda, şu günde, şu şu işlemi yaptı" diyecektir"
Sıra :
 
Ravi :
Hadis :
Tekasür suresinde geçen: "Andolsun o gün elbet ve elbet nimet(ler)den hesaba çekileceksiniz" (8. ayet), ayeti ile ilgili olarak Hz. Peygamber (sav)`e şöyle demiştir: "Ey Allah`ın Resulü! (yeyip içtiğimiz) hurma ve su olan iki siyahtan ibaretken hangi nimetlerden hesaba çekileceğiz?" Resulullah (sav) şu cevabı verir: "O, mutlaka olacak!"
Sıra :
 
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kulun , kıyamet günü, hesaba çekileceği ilk şey (mazhar olduğu) ni`mettir. Kendisine: "Bedenine sıhhat vermedik mi, soğuk sudan içirmedik mi?" denecektir.
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Biz, Resulullah (sav) zamanında tencere, kova gibi eşyaları ariyeten vermeyi (Maun suresinde zikri geçen) yardım (maun) addederdik."
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) bir gün mecsidde iken hafif bir uyku kestirmesi yaptı, sonra gülerek başını kaldırdı. Kendisine: "Ey Allah`ın Resulü, niçin gülüyorsunuz?" diye sorulunca: "Bana az önce şu süre nazil oldu" deyip besmele çekti, sonuna kadar Kevser süresini okudu: "Bismillahirrahmanirrahim! Ey Muhammed! Doğrusu sana pek çok nimet vermişizdir. Öyleyse Rabbin için namaz kıl, kurban kes. Doğrusu adı sanı ortadan kalkacak olan, sana kin tutan kimsedir" (Kevser 1-3) Resulullah kıraati tamamlayınca sordu: "Kevser`in ne olduğunu biliyor musunuz?" Biz: "Allah ve Resulü bilir" dedik. Resulullah (sav) açıkladı: "Bu bir nehirdir, Rabbim onu bana vaadetmiştir, O nehir üzerinde pek çok hayırlar var. Bu bir havuzdur da. Kıyamet günü ümmetim onun başında (su içmek üzere) toplanacak. Bu havuzdaki maşrapalar gökteki yıldızlar kadar çoktur. Derken içlerinden bir kul çıkarılıp atılacak. Ben müdahale edip: "Ey Rabbim (onu niye atıyorsun) o benim ümmetimdendir?" diyeceğim. Ancak Cenab-ı Hakk: "Bunlar senden sonra ne bid`atler işlediler senin haberin yok" diyecek."
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Kureyş şöyle dedikodu yapmıştı: "Muhammed`in erkek evladı yok. Bir öldü mü arkası kesildi demektir." Bunun üzerine Cenab-ı Hakk, Kevser süresini (sonuncu ayet olan): "Asıl arkası kesik olan sana kin tutandır" a kadar inzal buyurdu." (Rezin`in ilavesidir)
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Resulullah (sav) buyurdular ki: "İza cae nasrullahi ve`l-feth" süresi Kur`an-ı Kerim`in dörtte birine denktir"
Sıra :
 
Konu :
Ravi :
Hadis :
Hz. Ömer (ra) beni Bedir şeyhleri ile birlikte (sohbet ve istişare meclislerine) alıyordu. Bu hal, sanki, birilerinin ağırına gitmişti: "Bunu niye bizimle birlikte cemaate alıyorsun, bizim onun kadar oğlanlarımız var?" diye Hz. Ömer`e tarizde bulundu. Hz. Ömer kendilerine: "Onun kimlerden olduğunu biliyorsunuz" diye cevap ver(ip geçiştir)di. Bir gün beni çağırıp yine onlarla birlikte meclise aldı. Bu sefer, sırf beni(m liyakatımı) onlara göstermek için beni çağırdığını anlamıştım. Hz. Ömer (ra): "Cenab-ı Hakk`ın İza cae nasrullah ve`l-feth (Nasr 1) kavl-i şerifi hakkında ne dersiniz?" diye sordu. Cemaatten bazıları: "Yardıma ve fethe mazhar olduğumuz zaman Allah`a hamdetmek ve istiğfarda bulunmakla emrolunduk" diye cevap verdi. Bazıları hiçbir şey söylemedi. Hz. Ömer (ra) bana yönelerek: "Ey İbnu Abbas, sen de mi böyle söylüyorsun?" dedi. Ben: "Hayır" dedim ve sustum. Hz. Ömer: "Öyleyse söyle, sen ne diyorsun?" diye bana söz verdi. Ben şu açıklamayı yaptım: "Bu sure Resulullah (sav)`ın ecelidir, kendisine bu sure ile haber verilmiştir. Bu surede Cenab-ı Hakk (Resulüne şöyle demiştir): "Allah`ın nusreti ve fethi geldiği zaman, bil ki bu senin ecelinin artık yakınlığına alamettir. öyle ise hamdederek Rabbini tesbih et ve ona istiğfarda bulun. O tövbeleri kabul edicidir." Bu yorumun üzerine Hz. Ömer: "Bundan ben de senin söylediğini anlıyorum" dedi.
Sıra :